16 Temmuz 2018 Pazartesi

Özel Gereksinimli Bireyler ve Tacizden Korunma Farkındalığı



Merhabalar. Malumunuz son dönemde çok çok fazla, çocuklara yönelik cinsel taciz haberi duyuyor ve bir ülke olarak bunun kaygısı ve üzüntüsü ile yaşıyoruz. Yapılan çalışmalar, özel gereksinimli bireylerin ailelerinin en fazla kaygılandığı konular arasında bu konunun olduğunu göstermekte. Son dönemde bu konuda oldukça fazla soru aldığım için bu hafta bu konuya değinmek istedim.
Tacizden özel gereksinimli çocuklarımızı nasıl koruyacağız, çocuklarımıza bu farkındalığı nasıl vereceğiz onu konuşalım bu hafta. Yine madde madde gitmekte fayda var:
  • Çocuğunuza doğduğu andan itibaren mahremiyet eğitimi verin. Mahremiyet, maalesef toplumumuzda yanlış anlaşılan ve "Ben annesiyim ne olacak?/ Ben babasıyım benden de mi gizlenecek?" gibi cümlelerle karşılaşılan bir durumdur. Evet, anne ve babası da olsanız çocuklarınız ayrı bir birey, önce bunu cebimize koyalım. Ayrıca mahremiyet algısı, ilerleyen dönemde neyi korumaları gerektiği hakkında en önemli alt yapıyı oluşturacak olan şeydir. Bu konuda psikolog ya da rehber öğretmeninizden yardım alabilirsiniz.
  • Çocuğunuz yürümeye başladıktan sonra oturarak ya da uzanarak özbakım ihtiyaçlarını gidermeyin. Bu konuda geçtiğimiz yıllarda yazdığım bir yazım var, okumak isterseniz buradan okuyabilirsiniz. Belirli becerileri edindikten sonra belirli uyaranlar, çocuklarımız için farklı anlamlar ifade etmektedir. Çocuklarımız çeşitli uyaranlara alışık hale geldiklerinde bu uyaranların bağlamlarını ayırt edemeyebilirler ve uygun davranışlar gösteremeyebilirler. Bu durum bu nedenle çok önemli. Örneğin üç yaşındaki otizmli bir birey, henüz tuvalet eğitimi yoksa ve bez değiştirme sırasında sırt üstü yatıp bacaklarının kaldırılmasına alışkınsa aynı hareket taciz edilirken yapıldığında yadırgamayacak ve sessiz kalabilecektir. Bunun yerine çocuğumuz yürüyebiliyorsa (evet zor olabilir ama çocuğumuz için bunu yapmamız gerekli) ayakta bez değiştirmek daha doğru olacaktır.
  • Çocuğunuza, kendi özbakım becerilerini öğrenmesi ve kendisinin uygulaması için fırsat verin. On dört yaşına gelmiş ve hâlâ kendi pedini kendi değiştiremeyen bir genç kız bu konuda her an yardıma ihtiyaç duyacaktır. Bu yardımı veren insanların her daim iyi niyetli olmasını öngörmek büyük bir ihmaldir. Çocuklarımız kendi ihtiyaçlarını kendileri giderebilirlerse korunmaları daha kolay ve net olacaktır. Maalesef çoğu aile farkında olmadan çocuğunu kendine bağımlı hale getirmektedir, aileler bunun farkına varıp kendi kendini durdurmalıdırlar.
  • Çocuğunuza doğduğu andan itibaren cinsel eğitim verilmesini sağlayın. Özel eğitim öğretmenleri ve psikologlar bu konuda size destek olabilirler.  Bu destek olma durumunu çocuğunuzun yaşına uygun olarak talep edebilir ve eğitim programınızın içine gömülü olarak çalışılmak üzere bu alana yönelik amaçlar eklenmesini talep edebilirsiniz.
  • Çocuğunuzun edilgen kaldığı hareketlerden uzak durun. Yoğun fiziksel yardım, problem davranışlara fiziksel müdahale gibi durumlar çocuklarımızın edilgen olmaya ve sessiz kalmaya yatkın olmasını sağlar. Çocuğumuzu kollarından ya da bacaklarından çekiştirerek onu hareket ettirmeye çalışmak yerine kısmi fiziksel yardım ya da çocuğumuza uygun uyaranlar vermek daha doğru olacaktır. Çocuğumuz böylelikle, kendine fiziksel müdahalede bulunan birinin yanlış bir şey yaptığını daha iyi anlayacaktır ve buna uygun tepki gösterecektir.
  • Çocuğunuza iyi ve kötü dokunuşu öğretin. Yukarıda bahsettiğim cinsel eğitimin bir parçası olarak iyi ve kötü dokunuşun ne olduğu arasındaki farkı çocuğunuza onun anlayacağı şekilde anlatın ya da eğitim programınıza eklenmesini sağlayın.
  • Çocuğunuzun güvenilir kişiler listesini oluşturun. Bu listede sadece anne ve babanın olması önemli! Teyzeler, dayılar, amcalar, nineler bu liste dışında olmalı. Liste dışındakiler güvenilmez diye değil, sadece anne ve babaya olağanüstü durumlarda müracaat edilmesi gerektiği algısı verilmesi gerektiği için bu adım atılmalıdır. Unutulmamalıdır ki taciz en çok geniş aile içerisinde görülen bir durumdur. Çekirdek ailenin kendi kendini koruması bu nedenle önemlidir.
  • Eğer çocuğunuzun dil ve konuşma becerileri uygunsa her günün sonunda yaşananlarla ilgili açık ve samimi konuşulabilecek bir ortam oluşturun. Böylelikle günlük yaşamında ve sizin kontrolünüz dışında bulunduğu sosyal ortamlardaki durumlar hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz. Yolunda gitmeyen bir durum olduğunda fark etmeniz daha kolay olacaktır. Çocuğunuzun o gün içerisinde yaşadığı olumsuz bir durumu rahatlıkla ifade edebileceği bir ortam hazırlamış olursunuz, bu çok önemi.
  • Çocuğunuzun cinsel gelişimini takip edin, ihtiyaçlarına göre cinsel eğitim almasını sağlayın. Örneğin çocuğunuz ergenliğe girdiğinde ve artık meni atımı ihtiyaçları başladığında bu ihtiyaçları gidermesi için cinsel eğitim alması gerekiyor olabilir. Çocuğunuzun gelişimini takip ederek gelişim dönemine uygun beceriler edinmesini sağlarsanız ihtiyaçlarını karşılamak için yanlış yerlere başvurmasına da engel olmuş olursunuz.
  • Çocuğunuza bu tür durumlarda ne yapması gerektiği ile ilgili bilgi verilmesini sağlayın. Cinsel eğitimin bir parçası olarak kötü dokunuşun olduğu anlarda kimlere başvurulur ve kimler haberdar edilir, nasıl hareket edilir bilgisi verilmelidir. Güvenilir kişiler listesi burada devreye giriyor!
  • Çocuğunuzun her dönem ruh sağlığını kontrol eden ve düzenli gittiğiniz bir oyun terapisti ya da psikolog ile çalışın. Bu alanda çalışan uzmanlar sizin fark edemediğiniz değişiklikleri ve ihtiyaçları fark ederek sizi yönlendirirler ve bu konuda adımlar atmanızı sağlarlar. Bu nedenle çocuğunuzu düzenli takip eden bir psikologun olması oldukça önemlidir.
Umarım sizler için farkındalık oluşturan ve yeni bilgilere kaynaklık eden bir yazı olmuştur. Bu yazımı herhangi bir kaynak referans göstererek değil de hem bir özel eğitim öğretmeni, hem bir psikolojik danışman hem de bir oyun terapisti olarak deneyimlerime dayanarak hazırladım. Bilimsel olarak destekleyen makaleler bulduğumda alıntılayarak eklemeler yapacağım.
Şimdiden kolaylıklar diliyorum, haftaya görüşmek üzere.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder