doğal öğretim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
doğal öğretim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

22 Mayıs 2017 Pazartesi

Ne Yapmalı? Nasıl Yapmalı?


Merhabalar. Gelişim Yetersizliği Sempozyumu süresince edindiğim bilgileri paylaşmaya devam ediyorum. Bu hafta da Prof. Dr. İbrahim Diken Hoca’mın her fırsatta kitaplarını her yerde paylaştığım, velilerime her fırsatta önerdiğim konusu ”Doğal Öğretim” olan semineri “2N Ne Yapmalı? Nasıl Yapmalı?”yı anlatacağım sizlere.

Instagram’daki @nihan_atlan hesabından ilk paylaştığım kitap İbrahim Hoca’nın bu konudaki kitabıydı. Mutlaka her öğretmenin ve ebeveynin alıp ezberlemesi gereken bir kitap, mutlaka hem de!
Harvard’a göre bir bebeğin ilk beş yıl boyunca beyninde her gün 700 nöral bağlantı gerçekleşiyor, yani yeni şeyler öğreniyor. Bu harika bilgi sebebiyle bu süreçte verilecek eğitim ve ailenin desteği oldukça önem taşıyor. Bu yıllarda çocuğun uyanık olduğu her an değerli ve bir fırsat olarak görülmeli. Bu prensiplerden yola çıkarak da çocuğun uyanık olduğu anlarda en çok etkileşime girdiği kişi önem kazanıyor: Anne, baba, bakıcı ya da öğretmen. Bu kişilerin çocukla nasıl etkileşime girdiği, onunla nasıl vakit geçirdiği önemli.

Doğal öğretim; yaşamın her anında çocuğun farkında olmadığı öğretim seansları yapmak olarak özetlenebilir. Peki bu doğal öğretim nasıl yapılabilir? Örneklerle madde madde gidelim isterseniz.
  • (Ben yazı boyunca “anne” diyeceğim ama sizin çocuğunuzla en çok kim etkileşime giriyorsa siz onu düşünerek okuyabilirsiniz.) Evde oyunlar oynarken anne, çocuğun liderliğini ve ilgilerini takip etmeli. Zorla kendi istediği ve ilgisini çeken ya da öğretmek istediği hedefe göre oyunlar oynatmaya çalışmamalı. Çocuk böylece kendisi yeni şeyler deneyimlerken bir yandan da model almayı öğrenecek ve yanındaki yetişkinden de birçok şey öğrenebilecektir.
  • Anne; oyun oynanmıyorken, örneğin yemek yerken ya da bezini değiştirirken cümleleri ile çocuğun yaşantılarını anlamlı hale getirmeli. “Şimdi içinde kaka olan bezi aldım. Hııı, pis de kokuyor. Bunu hemen çöpe attım ve şimdi tertemiz bir bez getirdim. Bak bu ne kadar temiz.” gibi cümlelerle daha konuşmayan ancak sizi takip eden çocuğunuz için hareketlerinizi anlamlı hale getirebilirsiniz. Burada çocuğun yaptığı davranışları da betimleyebilirsiniz. Biz buna paralel konuşma diyoruz. Örneğin: “Oh oh ne güzel tencereyi aldın. İçine yiyecekleri koydun. Hızlı hızlı karıştırdın. Harika bir yemek hazırlıyorsun.” gibi.
  • Arada sırada çocuğunuzu taklit ederseniz, onun ilgisine göre adımlar atarsanız göreceksiniz ki çocuğunuz da sizi taklit ediyor ve sizi izliyor. Bu, sürecin daha kaliteli ve keyifli olmasını sağlayacaktır. Böylece hedeflediğiniz her davranışı farkında olmadan çalışmış olacaksınız.
  • Çocuğunuzun çıkardığı her ses önemli. Çıkarılan her sese uygun ve içten tepkiler vermek de önemli. Henüz konuşmayan ya da tek tük kelimelerle konuşan çocuğunuza verdiğiniz tepkilerle “Seni dinliyorum. Seni önemsiyorum.” mesajı verirsiniz ve çocuğunuz konuşmak için heves duyar. Burada tutarlı olmak ve her fırsatı kullanmak önemli.
  • Doğal öğretimi benimseyen her yetişkin; sesinin, ses tonunun, mimiğinin, hareketlerinin önemini unutmamalı. Vereceğiniz en ufak tepkiler birçok güzel sonuç oluşturabilir. Bu nedenle bebeğinizle/çocuğunuzla etkileşimde bunları kullanmayı unutmayın.
  • Bol bol yüz yüze oyun oynamak hem size hem bebeğinize oldukça güzel deneyimler sunacaktır. Parmak oyunları, şarkılar, şakalar buna örnek olarak verilebilir. Şarkıları eksik bırakıp çocuğunuzdan bir tepki bekleme, her zaman söylediğiniz bir tekerlemenin bir yerinde durup sözü çocuğunuza verme gibi birçok değişik yöntemle dil ve iletişim becerilerini geliştirebilirsiniz.
  • Çocuğunuzla oyun oynarken, artık yavaş yavaş konuşmaya başlayan çocuğunuza fırsat vermek için daha az konuşabilir ya da onun konuşmasını gerektirici ortamlar hazırlayabilirsiniz. Her örneği dil becerileri için verdim ancak bunu her beceri alanında kullanabilirsiniz.
  • Yukarıda bahsedilen bütün bu etkinlikleri, önerileri yaparken çocuğunuzun gelişim dönemini, gelişim özelliklerini iyi bilmeniz önemli. Henüz tek kelime çıkarabilen çocuğunuza üç kelimelik cümle çıktısı vermesi gereken oyunlarla eşlik etmek çocuğunuz için pek keyifli olmayabilir. Bu konuda da bir çocuk gelişimi uzmanından yardım alarak çocuğunuzun gelişim takibini yapabilirsiniz.

Umarım sizler için anlamlı ve kullanışlı bir yazı olmuştur. Soru, öneri ve görüşlerinizi her zaman bekliyorum. Şimdiden kolaylıklar. Sevgiler.





19 Aralık 2016 Pazartesi

Doğal Öğretim



Merhabalar, bu soğuk kış akşamında ancak yetiştirebildiğim bir yazı ile tekrar karşınızdayım. Ankara'da özel eğitim camiasının etkinliklerini takip eden öğrenci velilerimiz ve öğretmenlerimiz bilirler, bugün İbrahim Diken hocamızın Ankara Üniversitesi'nde bir çalıştayı vardı. Öncelikle bu çalıştaydan edindiğim izlenimleri paylaşayım isterseniz, sonra çalıştaydan öğrendiğim konuyu kısaca anlatıp fikir vereyim.
Çalıştayda Ankara Üniversitesi hocaları ve onların o ders saatindeki öğrencileri dışında dışarıdan katılım neredeyse yoktu. Varsa da ben tanımıyor olabilirim ancak genel gözlemim bu yöndeydi. Özellikle öğrenci velilerinin katılımının oldukça sınırlı olduğunu görmek beni kaygılandırdı. Sosyal paylaşım sitelerinden, kulaktan dolma bilgiler daha çok ilgi çekiyor diye düşündüm. Bu sayfaları takip ediyorum ve oldukça aktif olduklarını görüyorum. Böylesi önemli çalıştaylarda olmamaları ne kadar acı, değil mi? Halbuki bu çalıştay büyük çoğunlukla onların yaşam standartlarını yükseltmek ile ilgiliydi. Çalıştay oldukça akıcı ve verimliydi. Keşke herkes faydalanabilseydi.
Gelelim öğrendiklerimize.
Sizinle bütün seminerde aldığım notları paylaşmayı düşünmüştüm. Sonra kısaca özetlemenin daha doğru olacağını düşündüm.
Öncelikle doğal öğretim nedir, bunu konuşalım. Doğal öğretim; yapılandırılmış etkinliklerden uzak, çocuğun liderliğinde ve yetişkinin katılımıyla, karşıklıklı etkileşimi barındıran, hedeflerin yetişkin tarafından bu etkinliklere gömüldüğü öğretim yöntemlerinin tamamıdır. Birçok doğal öğretim yöntemi vardır. Bunları bu yazıda uzun uzun yazmak yerine genel hatlarıyla "doğal öğretim"den bahsedeceğim.
İbrahim Hoca seminer boyunca doğal öğretimin yetişkin tarafından bütün bir gün uygulanmasının önemi üzerinde durdu. Hak verirsiniz ki çocuk ile bir gün içinde en fazla vakit geçiren kim ise onun etkisi çocuk üzerinde daha fazla oluyor. Bu nedenle; beraber geçirilen uzun zamanların kalitesini de yetişkinin davranışları belirliyor. Yetişkin okuldan aldığı ödevleri doğal öğretim ile evde uyguladığında öğrenilen becerilerin kalıcılığı ve genellenmesi alınmış oluyor. Okulda yapılandırılmış ortamda verilen bilginin evde de aynı şekilde çalışılması genelde hiçbir işe yaramıyor. Çocuklarımız okulda öğrendiklerini günlük hayatlarında uyguladıklarında daha iyi öğreniyorlar.
Temel prensip de aslında bu.

Doğal öğretim yönteminde çeşitli stratejiler kullanıyoruz. Burada hedef; çocuğumuzun günlük rutinleri içinde farkında olmadan yeni şeyler öğrenmesi. Örneğin okulda sarı kavramı çalışılırken öğretmeniniz size bunu evde tekrar etmenizi önerdiğinde yapacağınız en güzel şey bunu günlük rutinlere gömmektir. Kıyafetleri beraber katlarken sarı tişörtün sarı olduğunun vurgusunu yapmak, yemekteki mısır tanelerinin sarı olduğunu vurgulamak gibi. Eksik bırakma, beklenmedik şaşırtıcı durumlar yaratma, sınırlı oranda verme gibi birçok stratejiden söz edebiliriz doğal öğretimde. Bu stratejilerle ilgili ayrıntılı bilgiyi ise yine İbrahim Diken hocamızın "Erken Çocukluk Döneminde Doğal Ortamlarda Öğretim" ve "Okul Öncesi Çocuklar İçin Doğal Ortamlarda Öğretim Teknikleri" adlı kitaplarından edinebilirsiniz.
Bu yazıyı okuduktan sonra yapmanız gereken ilk iş öğretmeninizden ödevlerinizi eğer çocuğunuzun gelişimine uygunsa doğal öğretimi kullanabileceğiniz şekilde vermesini talep etmek. Öğretmeninizden doğal öğretim ile ilgili de bilgi alabilirsiniz. Çocuğunuzun uygun olup olmadığını, sizin buna hazır olup olmadığınızı öğretmeniniz/özel eğitimciniz zaten söyleyecektir.
Size fikir verecek ve farklı bir konuda düşünmenizi sağlayacak, farkındalık yaratacak bir konu olduğunu düşünüyorum.
Umarım bu yazım da farkındalık yaratıp size farklı bir fikir vermiştir. Soru, görüş ve önerilerinizi bekliyorum. Şimdiden kolaylıklar, sevgiler.