özel eğitimci etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
özel eğitimci etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

17 Ekim 2017 Salı

Makasla Kesme Becerisinin Özel Gereksinimli Bireyler için Yapılandırılması


Merhabalar, geçtiğimiz günlerde sizlerle paylaştığım kalem tutma becerisi için basamak ve etkinlikler ile ilgili yazımın ardından en çok sorula soru "Makasla kesme nasıl çalışacağız?" oldu. Okul öncesi dönemde, okula henüz başlayan bireylerde ve okul döneminin çoğu kısmında makasla kesme becerisi oldukça sık çalışılan bir beceri. Bu nedenle bu hafta sizlere makasla kesme becerisinin basamaklarını sunmak istiyorum.
Öncelikle makasla kesme becerisinin neden önemli olduğunu bir konuşalım. Öğretmenler neden birçok etkinliğin arasında bu etkinliği tercih ederler bir görelim:

  1. Hiç aklınıza gelmemiş olabilir ama makas bazen tehlikeli bir alet olabiliyor. Kendine dikkat etme, çevresine dikkat etme, sakınarak çalışma, elindeki işe güvenlik sebebiyle özen gösterme gibi konularda deneyim sağlayabilir.
  2. El-göz koordinasyonu, bu öğrenmenin temelini oluşturan bir beceridir, gelişiminde oldukça etkili bir etkinliktir.
  3. İki eli organize bir şekilde kullanma konusunda da oldukça etkili bir beceridir. İki eli birbirine yardımcı olacak şekilde kullanabilme çalışmak beynin her iki lobunu da çalıştıracağı için önemlidir. Her iki lobun organizasyonu ise daha ileri bir beceridir ve makasla kesme sayesinde çalışılması daha kolay ve eğlenceli olacaktır.
  4. Çeşitli öğrenme deneyimleri için makasla kesme oldukça eğlenceli bir etkinlik olabilir. Örneğin dil ve konuşma becerileri çalışırken ince kas becerileri ile beynin ilgili yerini uyarmak önemli. Yansıma ses taklidi çalışırken hayvanları kağıttan makasla çıkarıp öte yandan da yansıma seslerini vermek ne kadar yararlı bir dil ve konuşma etkinliği olur değil mi?
  5. Makasla kesme çalışırken el kaslarını istendik şekilde, hedefe uygun kullanma da edinilir. Yani kalem tutma için, sınırlı alan boyama için gereken amaçlı el hareketlerini makasla kesme çalışarak öğretebiliriz çocuklarımıza. El hareketlerinde istemdışı olan davranışlar başta CP olmak üzere fiziksel engelde oldukça sık gördüğümüz bir durum. Bu hareketlerin minimuma indirilmesinde de bu beceri etkili olmakta.
  6. El kaslarının istendik hareketleri dışında güçlenmesi için de makasla kesme becerisi önemlidir. Makasla kesme çalışılırken kullanılan başat el ve bu eldeki kaslar yazı yazma için kullanılan kaslardır. Bu kasların çalışılması ilerleyen dönemde kalem tutma ve yazı yazma için gerekli gücü kaslara verir.
  7. Etkinlik başlatma, sürdürme ve sonlandırma ve ayrıca başladığı etkinliği sonlandırma gibi becerilerde de önemli bir rol oynar. Makasla kesme becerisinin tamamını bir etkinlik olarak görmek gerekirse bu beceri uygulanırken yorulma, sıkılma, dikkat dağılması gibi durumlar yaşandığında dahi etkinliği devam ettirip sürdürme bile belli başlı bir beceridir. Bu becerileri çalışmak için de bu beceri kullanılabilir.

Yukarıda ucundan kıyısından sunduğum öneminin ardından makasla kesme becerisinin basamaklarına geçebiliriz. Bu basamakları sırasıyla çalışıp bitiren her birey misler gibi makasla kesme becerisi edinmiş olacaktır. Tabi bireysel farklılıklara göre basamakları yapılandırmanız gerektiğini ihmal etmeyin. Makasın şekli, verilen yardım, kesilen nesnenin görüntüsü gibi uyaranları yapılandırdığınızda daha farklı sonuçlar alabilirsiniz.
Buyurunuz iyi okumalar.

Makasla Kesme Beceri Basamakları

1-    Makasla rastgele keser.
A
3 cm genişliğinde bir kağıdı rastgele keser.
B
5 cm genişliğinde bir kağıdı rastgele keser.
C
10 cm genişliğinde bir kağıdı rastgele keser.
D
A5 boyutundaki bir kağıdı rastgele keser.
E
A4 boyutundaki bir kağıdı rastgele keser.
F
A4’ten daha büyük boyuttaki kağıdı rastgele keser.
2-    Düz bir çizgi üzerinden keser.
A
Düz bir çizgiyi 3 cm uzunluğunda keser.
B
Düz bir çizgiyi 5 cm uzunluğunda keser.
C
Düz bir çizgiyi 10 cm uzunluğunda keser.
D
Düz bir çizgiyi istenilen uzunlukta keser.
3-    Eğik bir çizgi üzerinden keser.
A
Eğik bir çizgiyi 3 cm uzunluğunda keser.
B
Eğik bir çizgiyi 5 cm uzunluğunda keser.
C
Eğik bir çizgiyi 10 cm uzunluğunda keser.
D
Eğik bir çizgiyi istenilen uzunlukta keser.
4-    Basit şekli kağıttan keserek çıkarır.
A
Basit hayvan figürleri, sınırları geniş basit resimleri, şekilleri kağıttan keserek çıkarır.
5-    Karmaşık bir şekli kağıttan keserek çıkarır.
A
Daha karmaşık şekilleri olan resimleri kağıttan keserek çıkarır.



2 Ekim 2017 Pazartesi

Dokunmatik (Touch Math) Matematik Yöntemi ve Öğretimi


Merhabalar. 31 Mart-2 Nisan 2017 tarihleri arasında Konya’da düzenlenen Gelişim Yetersizliği Sempozyumu süresince edindiğim bilgileri paylaştığım yazılarımın sanırım sonuncusu ile karşınızdayım. Bu haftaki yazımı Yrd. Doç. Dr. Ahmet Yıkmış”ın “Gelişimsel Yetersizliği Olan Çocuklara Matematik Kavram ve Becerilerinin Dokunmatik Matematik Yöntemi ile Öğretimi” konulu sunumunu kaynak alarak hazırladım. Daha önce kavram öğretiminin temeli olan eşleme becerilerinden bahsetmiştim. Şimdi ise birkaç basamak öne giderek “Touch-Math” yani hocamızın çevirisi ile “Dokunmatik Matematik” yöntemi ile rakam, dört işlem ve problem çözme becerilerinin nasıl öğretileceği ile ilgili bilgiler sunacağım.
Touch-Math, üniversitede aldığım matematik öğretimi dersinde son sınıftaki bir arkadaşın gelip bize tanıttığı bir yöntemdi. O dönemden beri sıklıkla kullanmasam da her zaman acil durumda yanına alınacaklar listemde yer aldı. Hadi bakalım başlayalım.
...
Touch-Math; adı üzerinde dokunarak matematiği algılama ve hissetmeye dayalı bir yöntemdir. Rakamların üzerine rakamı ifade edecek kadar nokta vs koymaya dayanan bir yöntem olarak özetleyebiliriz de. Nokta belirlemeye dayanır. Zaten oldukça soyut olan sayı ve rakam kavramlarının somutlaştırılmasını hedefler. Birçok öğretim yöntemi denenmiş olmasına rağmen matematiğin bu becerilerini edinmeyen öğrencilerde uygulanıp oldukça etkili ve kalıcı sonuçlar alınmıştır. Biraz karmaşık gelebilir. Ancak birazdan örnekler verdiğimde daha ne olacağından eminim.
Touch-Math yönteminin birçok olumlu sonucu var. Matematiğin ezberleme gerektiren noktalarını uygulamaya dökerek daha rahat öğretmemizi ve öğrenmemizi sağlar. Sıralı öğreme stratejisine dayandığı için basamaklandırması ve uygulaması oldukça basittir.  Sayının değerini temsil eden noktalar söz konusu olduğundan dokunsal, görsel uyaranlara da hitap etmektedir. Bu yöntemin eğlenceli olması sonucu matematik kaygısı azalır ve daha bağımsız olur öğrenciler. Özel gereksinimli çocuklarımızın sosyal kabulünü zorlaştıran parmakla sayma, abaküs gibi yöntemler yerine bu yöntem kullanıldığında bireylerin sosyal ve bireysel algıları da değişmektedir.
Ne kadar çok yarar saydım, değil mi?

Şimdi isterseniz öncelikle rakamların öğretimi ile başlayalım. Sıra ile gittiğimizi ve en son sıfırı öğrettiğimizi vurgulamak isterim. Aşağıdaki bütün örnekleri daha önce kullandığım bir öğrencime göre el alışkanlığı olmuş halde paylaşıyorum. Her çocuğa göre noktaların yerleri, büyüklüğü, şekli, görüntüsü vs. her şey  değişebilir, unutmayın. 
Fotoğraf ile anlatmak daha kolay olacak benim için.



Şimdi de toplama işleminin nasıl yapıldığına bakalım:

Çıkarma işlemi:

Çarpma işlemi:

Ve son olarak bölme işlemi:

Burada önemini vurgulamak istediğim başka bir konu daha var. Her aşamada noktaları kullanmak yerine en başından yavaş yavaş uyaranları çekmek daha doğru. Biz buna “uyaran silikleştirme” diyoruz. (Bunun için daha ayrıntılı bir yazı hazırlamam gerekiyor sanırım.) Bu uyaran silikleştirme konusunda daha ayrıntılı bilgiyi kurumunuzdaki özel eğitim öğretmeninden alabilirsiniz.

Ayrıca öğretmeniniz böyle bir yöntem seçmeden evde kendiniz böyle bir yöntem denemeye başlarsanız, bu; hem öğretmeninize saygısızlık olur hem de çocuğunuzun kafası karışır. Unutmayın: Yöntem kararını çocuğunuzun hayatındaki herkes oturup tartışarak beraber vermeli.

21 Ocak 2020'de, gelen bir soru üzerine yazıya ekleme yapıyorum.
Deneyimlerim sonucunda bu yöntemin çeşitli olumsuz yönleri olduğunu düşünüyorum. Bu yöntemi kullanmış diğer uzman arkadaşlarım ile yaptığımız görüşmelerde de aynı soru işaretlerini duydum. Bu soru işaretlerini şu şekilde özetleyebilirim:

  • Parmakla saymaması için, kaynaştırma ortamında etiketlenme ve dışlanma yaşamaması için çocuklara bu yöntemi öğretiyoruz ancak hiçbir çocuk rakamların üzerine nokta koyarak matematiği öğrenmiyor, parmaklarıyla sayarak öğreniyor. Etiketlenme olmaması için attığımız adım, daha çok dışlanmaya ve farklılaşmaya sebep oluyor.
  • Bu yöntemi kullanmaya karar verdiğimiz çocukların, sınıf öğretmenleri ya da matematik öğretmenleri de bu yöntemi kullanıyor ve biliyor olmalılar. Bir merkez, sadece bir öğretmenin uyguladığı ve çocuğun diğer hiçbir ortamda görmediği bir yöntem, bence işlevsel değil.
  • Buna ek olarak; bu yöntemi başlattığımız çocuğumuzun hayatında, bu yöntemin sunduğu uyaranları silikleştirene dek var olacağımızın bir garantisi yok. Bu yöntemi bilen, özel eğitim sektöründe yüz kişi çıkar mı bilemiyorum. Bu nedenle, sekteye uğrama, erteleme ya da kopma durumları için bu yöntem yine uygun değil. "E öğretmen öğrensin!", kabul, güzel mantık. Ancak her öğretmen yeni bilgiye açık değil ve maalesef çoğu öğretmen on yıllık bilgiler ile mesleğine devam ediyor. Bu riski almak ne kadar doğru, siz karar verin.
  • Bu yöntem sıklıkla otizmli bireylerle kullanılıyor. Otizmli bireyler için uyaranı, ipucunu, pekiştireci çekmenin ne kadar ayrıntılı ve özen gerektiren bir süreç olduğunu hepimiz biliyoruz. Ancak bu bolca emek gerektiren süreç çoğu zaman ihmal ediliyor ve noktalar olmadan işlem yapamayan, ipucunu çekmekte gecikilince ipucu bağımlısı olan birçok çocuk ile karşı karşıya kalıyoruz. Bu da ayrıca önemli bir nokta.
    Gelen soruya cevaben eklemelerim burada bitiyor. Şimdi yeniden 2 Ekim 2017'de yazdığım yazıma devam edebiliriz.
Umarım sizler için anlamlı ve kullanışlı bir yazı olmuştur. Soru, öneri ve görüşlerinizi her zaman bekliyorum. Şimdiden kolaylıklar. Sevgiler.


25 Eylül 2017 Pazartesi

Kalem Tutma Becerisinin Çalışılmasında Etkinlik Önerileri

Okullar başladı, malumunuz rehabilitasyon merkezlerinde uygun olmadığı için henüz kalem tutma çalışılmayan çocukların ellerine bir anda kalemler verilecek, akademik beceriler çalışılacak, daha eşleme yapamayan çocuğa çizgi çalışmaları verilecek daha neler neler! Son birkaç aydır yaptığım görüşmelerde gördüm ki alan mezunu öğretmenlerin çalıştığını sandığımız devlet okullarında da alan mezunu öğretmenlerimizin saysı %10'u geçmiyor.
Hatırlarsınız, seneler önce beni aşağılayarak özgüvenimi yerle bir eden öğretmen de bir sertifikalı öğretmendi ve bir alan mezununun başarısını yalanlayabilmişti. Bu nedenle değerli velilerimizden "yine" rica ediyorum: Devlet okulu bile olsa öğretmeninizin mezuniyet durumunu sorgulayın ve rehabilitasyon merkezinden ya da devlet okulundan hangisinde alan mezunu öğretmen sizin öğretmeniniz ise onun liderliğinde bir süreç olmasını sağlayın. Öbür türlü şöyle oluyor: Özel eğitimi bilmeyen (Çoğu zaman öğrenmeye de hevesli olmayan.) bir öğretmene söz anlatamayan bir alan mezunu özel eğitimci ve büyük bir çatışma! Oysaki işi uzmanına bıraksak, yeni şeyler öğrenmeye ve çocuklarımıza faydalı olmaya hazır olsak iş bitecek.
Her neyse, bu yazının konusu bu değil. Konumuz kalem tutma.
...
Kalem tutma becerisi yaş ilerledikçe edinilen bir beceridir. Çünkü ince kas becerileri zamanla yerleşmektedir. Bu ilerleme bir internet sitesinde şöyle özetlenmiş ve pek güzel özetlenmiş. Ben de sizlerle paylaşmak istedim. 
Çocuğunuzun yaşına bakarak hangi hareketi hedefleyeceğine de buradan karar verebilirsiniz. Bizim özel gereksinimli çocuklarımız ise yaşıtlarından geri ya da ileri olabilmekteler. Bu nedenle bulunduğu basamağı belirleyip ardından bir üst basamağı çalışmak daha doğru.
Örneğin Hulki 4 yaşında ve kalemi yumruğunun arasında tutarak 1-2 yaş seviyesini gösteriyor. Bu nedenle önce 2-3 yaş tutuşunu ardından 3-4 yaş tutuşunu hedefleyebiliriz.
Kalem tutma becerisi birçok önkoşulu olan ve birçok becerinin de önkoşulu olan bir beceri. İsterseniz öncelikle kalem tutma becerisinin önkoşullarına bakalım, yani "aşağıda sıralayacağım beceriler olmadan çocuğumuzla kalem tutma becerisi çalışmasak daha iyi" listesi sunuyorum:

  1. El kaslarını kontrol etme
  2. El-göz koordinasyonunu sağlama (Bununla beraber de çalışılabilir.)
  3. Oyun hamurundan ürün elde etme
  4. Temel eşleme becerileri (Kalem tutma için önkoşul değil gibi dursa da kalemle yapılacak olan davranışların temelinde bu beceriler yer alıyor.)
  5. İpe boncuk dizme, çivi takma-çıkarma gibi ince kas becerilerini sergileme
  6. Nesne takip etme
  7. Bir nesneyi parmağı ile yakalama
  8. Bir nesneyi bir elinden diğer eline geçirme
  9. Nesneleri kıskaç tutuşu ile tutabilme
  10. Dikkat becerileri
Kalem tutma becerisinin önkoşul olduğu beceriler (Yani kalem tutma becerisini edindikten sonra yapabilir hale gelinen beceriler) ise oldukça iddialı:
  1. Okuma-yazma
  2. Sınırlı alan boyama
  3. Resim yapma
  4. Kendi adını, adresini vs yazabilme
  5. El-göz koordinasyonu
  6. Dikkat becerileri
Doğru kalem tutuşu nasıldır?
Doğru kalem tutuşu yukarıdaki gelişim fotoğrafının son basamağında olduğu gibi baş ve orta parmağın arasında kalan kalem işaret parmağının da desteği ile üç parmağın arasında durmalıdır.

Peki kalem tutma etkinlikleri neler olabilir? Bu öneriler hem öğretmeniniz önerirse evde hem de öğretmen arkadaşlarımızın ihtiyaç duydukları anda okulda uygulanabileceğini düşünüyorum. Buyurunuz:

  1. Öncelikle işe, çocuğunuzun eline uygun bir büyüklükteki tahta kaşık yardımıyla bir tabaktan diğer tabağa mercimek, nohut ve aktararak başlanabilir. Bunu bütün çocuk gelişimciler ve özel eğitimciler artık sık sık uyguluyor.
  2. Oyun hamurları ile ürünler elde etmek bu egzersizlere dahil edilebilir.
  3. Önceleri daha büyük ve kalın kalemler kullanmaya dikkat edin. Ardından kalemi yavaş yavaş inceltebilirsiniz.
  4. Elleri aç-kapa yaparak el kaslarını hareketlendirme sağlanabilir. Böylece çabucak yorulan el kasları daha kısa bir zamanla kalem tutma eylemine alışabilirler.
  5. Birlikte flüt/delikli düdükler çalarak da parmakların çalışmasını sağlayabilirsiniz.
  6. Buna ek olarak evde pasta börek yaparak da (hamur yoğurma, şekil verme) çalışabilirsiniz.
  7. Kalem tutarken çocuğunuzun elinin içine uygun büyüklükte bir top koyabilirsiniz. Böylece kalemi kavramakta zorlanmayacaktır. Aşağıdaki resimde mandal var ancak mandal yerine bir top olduğunu düşünün diye eklemek istedim. (Mandal da bir fikir verebilir.)
  8. Çocuğunuzun eline alacağı top sonrasında bu uyaranı değiştirmek için aşağıda birkaç örnek sıraladım. Sıralama önemli. Çünkü çocuğunuzun elinde kocaman bir top varken bir anda bu topu aldığınızda bütün çalışmalar boşa gider. Bunun yerine eline uyaran veren kısmı giderek küçültmek daha doğru olacaktır.
    Önce bu büyük toplar 1
    2
    3

    4
  9. 5
  10. Son zamanlarda piyasada satıldığını görüp mutlu olduğum bir kalem tipi var. Hem çok kalın hem de hareket ediyor. Titreyen/zıplayan/hoplayan kalem, siz ne derseniz. Bu kalemler hareket ederek çocuklarınızın eğlenmesini sağlarken, hareket halinde olması sebebiyle her an kontrol gerektirdiğinden el kaslarını da harika şekilde çalıştırır.
  11. Tabi bir de kalem seçimi var. Kalem seçiminde çocuğunuza hiç söz hakkı vermezseniz sahiplenmediği bir şeyi çocuğunuz sizin istediğiniz gibi kullanamayabilir. Kendi seçtiği kalemle ise harikalar yaratacaktır.
  12. En önemli konu hangi elle kalem tutma çalışılacağı. Başat eli hangi el ise onunla çalışmak önemli. Sol elini kullanan bir çocuğa sağ eli zorlamak "Dur evladım, beyninin bu tarafı da çalışsın, diğer tarafı otursun biraz." demek gibi bir şey. Çocuğunuz hangi eli kullanıyorsa o el!
  13. Öte yandan kalemi tutmada herhangi bir sorun yok ancak kalemi hareket ettirmede, kalemi yönlendirmede ve kontrol etmede sorun varsa senelerdir kullanılan yöntem: Lastik.

  14. Her şey yapılıp da çeşitli fiziksel sebeplerle bir ilerleme kaydedilmediğinde ise genellikle kalem tutmayı kolaylaştırıcı aparatlar devreye giriyor. Ergoterapistlerin sık sık kullandığı bu aletler özel eğitimde en son çare olarak görülmekte.



Umarım sizler için yararlı ve keyifli bir yazı olmuştur. Şimdiden herkese güzel bir eğitim-öğretim yılı diliyorum. Herkese iyi çalışmalar. Şimdiden kolaylıklar. Sevgiler.

19 Eylül 2017 Salı

Özel Gereksinimli Bireylerde Şekil Eşleme Becerisinin Edinimi



Herkese güzel günler dileyerek merhaba diyorum. Hemen başlayalım!

Şekil eşleme becerisi temel eşleme becerilerinin sonuncusudur. Daha önceki yazılarımda diğer eşleme becerilerini anlatmış ve materyal örneklerimi sunmuştum size. Şimdi şekil eşlemede sıra.

Şekil eşleme becerisinin önemi nedir bakalım:
  • Bu beceri ile nesneleri, resimleri, renkleri algılamayı başaran çocuğumuz artık şekilleri de algılar.
  • Şekil algısı bireylerin dünyayı algılamaları, yükseklik-derinlik gibi önemli algı durumlarını düzenlemeleri için oldukça gereklidir.
  • Şekilleri eşleyen birey bir nesnenin başka hangi nesneyle aynı ya da farklı şekilde olduğunu ayırt edebilir. Bu da bireylere genelleme ve kalıcılık şansı sunar.
  • Şekil algısı olan bireyler çevrelerinin daha çok farkında olurlar. Bu da denge, yer, yön, hedefleme gibi fiziksel becerileri de beraberinde getirir.
  • Son olarak şekil algısı olan birey okuma-yazmaya hazırlık becerilerinde önemli bir adım atmış olur. Harfleri-satırları algılama becerisinin önkoşulu, bu beceridir.
Peki şekil eşleme nasıl çalışılır? 
Daha önceki yazılarımda da dediğim gibi ayrı bir yazı olarak (Hatta yazı dizisi olarak!) öğretim yöntemlerini sunacağım. Bu nedenle nasıl çalışılması gerektiğini ayrıntılı şekilde yazmak yerine ehr türlü yöntem ile çalışılabileceğini not düşebiliriz.

Eşleme çalışmalarındaki yönerge kontrolünü daha önce yazmıştım. Buradan okuyabilirsiniz.

Şekil eşlerken de sadece "şekil" kelimesinin duyulması, şekil kavramlarının "üçgen, kare" gibi söylenmemesi daha doğru bir adım olabilir. Çocuğunuzun durumuna göre dil girdisi için söyleyebilirsiniz de ancak daha ağır düzey çocuklarımız için söylememek, daha doğru olacaktır. Hedef "şekil"in ne demek olduğunu öğretmek aynı zamanda, bunu unutmayın.

Son olarak, gelelim basamaklarına. Bu basamaklar ilk başta çok karmaşık gelebilir. Ancak bu basamaklara göre materyal setini oluşturup bir öğretim bir değerlendirme için kutular hazırlarsanız mis gibi olur ve rahatlıkla kullanabilirsiniz. Evde aileler ise öğretmenlerinin yardımıyla bunları oyunlar eşliğinde oynarlarsa işte o zaman tadından yenmez bir öğretim süreci olmuş olur. Buyurun, karmaşık ama keyifli olan basamaklarımıza:
  1. Aynı, renk, doku ve büyüklükte, iki farklı şekilde, iki nesne arasından, sunulan nesne ile aynı şekilde olanı eşler.
  2. Aynı, renk, doku ve büyüklükte, üç farklı şekilde, üç nesne arasından, sunulan nesne ile aynı şekilde olanı eşler.
  3. Aynı, renk, doku ve büyüklükte, dört farklı şekilde, dört nesne arasından, sunulan nesne ile aynı şekilde olanı eşler.
  4. Aynı doku ve büyüklükte, iki farklı renk, dört farklı şekilde olan dört nesne arasından, sunulan nesne ile aynı şekilde olanı eşler.
  5. Aynı doku ve büyüklükte, üç farklı renk, dört farklı şekilde olan dört nesne arasından, sunulan nesne ile aynı şekilde olanı eşler.
  6. Aynı doku ve büyüklükte, dört farklı renk, dört farklı şekilde olan dört nesne arasından, sunulan nesne ile aynı şekilde olanı eşler. 
  7. Aynı doku, iki farklı büyüklük, dört farklı renk ve şekilde olan, dört nesne arasından, sunulan nesne ile aynı şekilde olanı eşler.
  8. Aynı doku, üç farklı büyüklük, dört farklı renk ve şekilde olan, dört nesne arasından, sunulan nesne ile aynı şekilde olanı eşler.
  9. Aynı doku, dört farklı büyüklük, dört farklı renk ve şekilde olan, dört nesne arasından, sunulan nesne ile aynı şekilde olanı eşler.
  10. İki farklı doku, dört farklı renk, şekil, büyülükte olan, dört nesne arasından, sunulan nesne ile aynı şekilde olanı eşler.
  11. Üç farklı doku, dört farklı renk, şekil, büyülükte olan, dört nesne arasından, sunulan nesne ile aynı şekilde olanı eşler.
  12. Dört farklı doku, renk, şekil, büyülükte olan, dört nesne arasından, sunulan nesne ile aynı şekilde olanı eşler.
Umarım sizler için yararlı ve merak uyandırıcı bir yazı olmuştur. Şimdiden kolaylıklar diliyorum. Sevgiyle kalın, görüşmek üzere.

11 Eylül 2017 Pazartesi

Takıntılar ve Çözümleri



Herkese güzel bir eylül sabahından merhabalar. Sizler isteklerde bulunuyorsunuz ve ben elimden geldiğince sizler için araştırma yaparak yazıları hazırlıyorum, sorularınızı uzunca cevaplamış oluyorum.
Geçtiğimiz günlerde değerli bir öğrenci velimiz takıntı davranışları ve çare yolları ile ilgili bir soru sormuştu. İşte bu yazının tamamında "takıntı" kavramını inceleyeceğiz. Buyurun başlayalım.
...
İsterseniz öncelikle takıntı ve stereotipi arasındaki farkı ortaya koyalım. Takıntı psikolojik bir sorun olarak ortaya çıkar ve çeşitli madde, eylem, hareket vs.'nin çok fazla dokunulması, yapılması, yenilmesi, tutulması vs. gibi hareketlere dayanır. Örneğin tırnak yeme takıntısı, parfüm sıkma takıntısı, uyurken yorganı emme takıntısı gibi. Stereotipiler ise özel bireylerde, özellikle otizmli bireylerde ortaya çıkan, tekrar eden törensel hareketlerdir. Törenseli ısrarla yazıyorum çünkü bu davranışlar bir ritüel gibi belirli an ve yerlerde ya da belirli durumlar sonrasında yapılmaktadır. Örneğin durmaksızın yerinde sallanmak, ellerini belirli bir hizada tutup izlemek, gözlerini kapatıp açmak gibi davranışlar stereotip davranışlardır.
...
Bu ikisi arasındaki farkı ayırt ettiysek şimdi stereotip davranışların söndürülmesi konusuna geçelim. Özel eğitimcileri ilgilendiren kısmı bu, ancak bir sonraki yazımda psikolojik danışmanlık ve psikologları ilgilendiren kısmına da ilgi olursa girebilirim.

Stereotip hareketlerin söndürülmesi:

Stereotip hareketlerin ne olduğunu tanımladık. Amaçlarının ne olduğunu bilmek, bu davranışları söndürmek için nasıl bir yol izlememiz gerektiği ile ilgili fikir verebilir:
  • Stereotipiler genellikle uyaran kontrolünü sağlamak ve rahatlamak için kullanılır. Otizmli bireyler bizim algıladığımız dünyadan oldukça farklı bir dünya algılar. Biz bir uyaran algılarken onlar on uyaran ile baş etmek zorunda kalıyorlar. Bu da onlara stres ve gerginlik veriyor. Bu stresten kurtulmak için stereotipilerle rahatlama yoluna gidebiliyorlar.
  • Stereotipiler özel gereksinimli bireyin zihnini düzenlemesine yardımcı olur. Yeni öğrendiği bilgiyi eski bilgilerle harmanlama, bağ kurma gibi becerileri gösterirken buna eşlik eden stereotipiler söz konusu olabilir. Örneğin benim bir çocuğum düşünme davranışı gösterirken bir yandan da kollarını çırpardı, bir süre bu davranışa izin vermemin ardından zamanla bu davranışın sönmesi için müdahaleye başlamıştım ve çocuğum, ilerleyen dönemde kollarını çırpmadan düşünmeyi öğrenmişti. (Hatırlayıp duygulanmak ne güzel!)
  • Çoğunlukla bireylerin kendini uyarmasına yönelik de olabilmektedirler. Bütün bir ders zorla masada oturtulan bir birey ders sonrası yerinde zıplama davranışı göstererek kendini uyarabilir. 
Stereotip davranışların amacı genelde bunlar olduğuna göre davranışı söndürmeyi hedeflerken öncelikle şunlara dikkat edilmeli:
  1. Çocuğumunda bu davranış neden oluşuyor?
  2. Çocuğum hangi uyarandan kaçmak için bu davranışı gösteriyor?
  3. Çocuğum hangi pekiştireci almak için bu davranışı gösteriyor?
  4. Çocuğum bu stereotipi durdurursa yerine herhangi bir davranış koyabilir mi?
  5. Bu davranışa neden ihtiyaç duyuyor?
  6. Bu stereotip davranış çocuğuma zarar veriyor mu? Öğrenmesine engel oluyor mu? Çevresine zarar veriyor mu? (Problem davranışı belirlerken de ayı soruları soruyorduk hatırlarsınız.)
Soruları cevapladınız ve gördünüz ki bu davranış söndürülmesi gereken bir davranış. Şok, hata düzeltme, mola, aşırı düzeltme ve fiziksel egzersiz gibi artık günümüzde kullanılmaması gereken ve ceza odaklı uygulamalar hâlâ ülkemizde yapılıyor, malesef. Ancak bunların hiçbir işe yaramadığı da çok açık ortada. Bunun yerine daha işlevsel ve kalıcı bir adım atılmalı. Ben ise sıklıkla kullandığım olumlu davranış desteğini önereceğim yine: Yeni bir davranış öğretin, diyeceğim.
...
Örnekler verelim:
Vokal stereotipi --- Her uyarana tepki verdikten sonra "Harika" deme davranışı --- Her uyarana tepki sonrası ağzı kapalı bekleme çalışılabilir.

Motor stereotipi --- Grup derslerinde gürültü artınca ellerini gözünün önünde hareket ettirme davranışı --- Gürültü artınca bundan rahatsız olduğunu arkadaşlarına belirtmesi öğretilebilir.

Görsel stereotipi --- Evde herkesin sohbet ettiği bir anda televizyona gözünü koyarak aşırı ışığa maruz kalma davranışı --- Televizyonu uzaktan izleme öğretilebilir/Televizyonun parlaklık ayarı önce maksimuma getirilebilir, ardından aşamalı olarak düşürülebilir.

İşitsel stereotipi --- Serviste giderken kulaklarını tıkama davranışı --- Servisten inene dek kolları bağlı bekleme çalışılabilir/Servis boyunca kulaklıkla müzik dinleme çalışılabilir.

Dokunsal stereotipi --- Her ders elinde plastik bir oyuncağı sıkıca tutarak sınıfa gelme davranışı --- Sınıf kuralları öğretilebilir/Oyuncağın işlevi öğretilerek derste kullanılamayacağını ayırt etmesi sağlanabilir.
....
Bütün bunlara ek olarak stereotipi müdahalesinde oldukça işlevsel bir yer edinmiş olan duyu bütünlemeden bahsedeceğim. Duyu bütünleme terapisi ile ilgili daha önce bir yazı yazmıştım. Bu yazımdan yola çıkarak söyleyebilirim ki stereotipilere müdahalede duyu bütünleme olmazsa olmaz. En azından bir değerlendirme alarak çocuğunuzun var olan stereotipileri üzerinde duyularının etkisini öğrenebilir ve buna göre bir müdahale uygulayabilirsiniz.
...
Ayrıca şu noktaya parmak basmadan geçmeyelim: Böyle bir müdahale bir özel eğitim öğretmeni tarafından planlanmalıdır. Aileler kendileri, evlerinde böyle bir müdahale programı uygulamakta zorlanabilirler ve yetersiz kalabilirler. Ailelerin, öğretmenlerin (Hem kaynaştırma hem özel eğitim.) bir arada uygulayacağı ve planlayacağı programlar daha profesyonel, işlevsel ve kalıcı olacaktır. İhmal etmeyin.
...
Umarım sizler için yararlı ve ilgi çekici bir yazı olmuştur. Şimdiden uygulamalarınızda kolaylık diliyorum. Görüşmek üzere sevgiler.

4 Eylül 2017 Pazartesi

Beceri analizi nedir?



Herkese keyifli bir bayramın son gününden merhabalar. Geçen hafta bahsettiğimiz beceri analizi yazısını sizler için hazırladım. Şimdiden iyi okumalar.
Beceri analizi kavramı, içindeki kelimelerle kendini ele veriyor, bir becerinin enine boyuna analiz edilmesi demek. Özel eğitimde biz bu kavramı, bir becerinin basamaklarına ayırma işlemi için kullanmaktayız. Örneğin bardaktan su içme becerisini çalışırken direkt çocuğumuzun eline bardağı verip içmesini sağlamak yerine daha da basit olması için bu beceriyi alt basamaklarına ayırıp bu basamakları çalışıyoruz.
Aslında beceri analizi bundan ibaret.

Ancak beceri analizi yaparken dikkat edilmesi gereken birkaç unsur var:

  • Her bir basamak bir davranıştan oluşmalıdır. "Bardağı tutup ağzına götürür." gibi bir basamak olamaz. Çünkü burada iki eylem söz konusu, hem tutmak hem ağzına götürmek. Bunun yerine bu basamak ikiye bölünmeli: "Bardağı tutar." "Bardağı ağzına götürür." şeklinde.
  • Beceri analizi bireye göre hazırlanmalıdır. Kimi birey için aynı beceri iki basamaktan oluşurken başka bir birey için on basamaktan oluşabilir.
  • Beceri analizinde herkesin anlayacağı ifadeler yer almalıdır. Örneğin Ali sol elle yemek yiyen bir çocuk olsun. Beceri analizinde "kullandığı eli" tabirini kullandığımızda farklı bir eğitimci bu basamağı çalışırken genellikle sağ el kullanıldığı için bütün dersi sağ el üzerinden götürebilir. Ya burada bir parantez açılmalı ya da kullandığı eli belirtilmelidir.
  • Beceri analizleri ölçüt bağımlı ölçü araçları olarak sıklıkla kullanılır. Bu nedenle bu basamakları oluştururken hedefinize uygun olup olmadığını doğru belirlemeniz gerekir. Örneğin yemek sonrası temizlik kurallarına uymasını istediğiniz çocuğunuzun beceri analizine "Bulaşıkları yıkar." yazdığınız zaman bu hedefinize hizmet etmez ve sizi farklı bir yola sürükler.
  • Bu maddenin üzerine hemen ekleyelim. Beceri analizindeki maddeleriniz genel davranışları kapsamamalı. Unutmayın ki siz bir becerinin analizini yapıyorsunuz, daha öz ve sade bildirimler oluşturmalısınız.
  • Becerinin analizi yapılırken sıraya dikkat edilmelidir. Sıranın yaratacağı karışıklık öğrenme sürecine zarar verebilir ve sürecin olduğundan uzun sürmesini sağlayabilir.
  • Beceri analizini yaparken yetişkin ya da öğretmen kendisi beceriyi uygularken önce kendini videoya çekip ardından bu videoyu izlerken basamakları oluşturabilir. Böyle bir yöntemde beceri analizi yapımında herhangi bir sorun çıkma ihtimali en aza iner. Buna ek olarak bellekten beceri analizi yapma, başka birini izleyerek ve bizzat yaparak beceri analizi yapma da söz konusudur. Bunlar net kurallarla ayrılmayan konular olduğundan kişi nasıl rahat yazıyorsa o şekilde yapmalıdır.
  • Beceri analizinde iki yöntem olduğunu bir önceki yazımda açıklamıştım. Geriye doğru zincirleme ve ileriye doğru zincirleme.İleriye doğru zincirlemede beceri ilk yapılan basamaktan başlanır ve son yapılan basamağa doğru gider. Geriye doğru zincirlemede ise son yapılan basamaktan başlanır ve ilk basamağa doğru gidilir.
  • Yukarıda bireyselleştirmeden bahsettik ancak buradan büyük bir parantez açmak gerek. Beceri analizi hangi çocuk için yapılıyorsa onun fiziksel ve zihinsel durumuna göre basamaklar uyarlanmalıdır. Örneğin yürüme becerisini edinmemiş bir çocuk için beceri analizine "Mutfağa gider." gibi bir ifade yazmaya gerek yoktur.
  • Beceri analizi genellikle özbakım, günlük yaşam becerileri gibi becerilerde kullanılır ancak özel eğitimin temel mantığı olduğu için her beceri alanında rahatlıkla kullanılabilmektedir. Özel eğitimin temeli bu basamaklandırmaya dayanmaktadır: Basitleştirerek, azar azar ama kalıcı öğretim.
Neden beceri analizi?
  1. Çocuğunuzun beceriyi neden yapamıyor olmasıyla ilgili ayrıntılı ve net bir bilgi sunar.
  2. Öğretim esnasında daha net ve gerçekçi hedefler belirlemenize yardımcı olur.
  3. Öğretimi kolaylaştırır.
  4. Parçalayarak, basitleştirerek öğretimi sağladığından becerilerin öğrenim süresini kısaltır.
  5. Çocuğunuzda var olan ilerlemeyi görmenizi daha net bir hale getirir.

Beceri analizi örneği

Beceri: Saç kurutma makinesi ile saçını kurutur. 
(İleri doğru zincirleme)
  1. Saç kurutma makinesini yerinden alır.
  2. Saç kurutma makinesinin fişini güvenli şekilde prize takar.
  3. Havluyu başından çıkarır.
  4. Havluyu yerine koyar.
  5. Aynanın karşısına geçer.
  6. Saç kurutma makinesinin düğmesine basar.
  7. Makineyi saçının her yerine tutar.
  8. Saçları kuruyunca makineyi kapatır.
  9. Makinenin fişini prizden çeker.
  10. Makineyi yerine koyar.
(Geriye doğru zincirleme)
  1. Makineyi yerine koyar.
  2. Makinenin fişini prizden çeker.
  3. Saçları kuruyunca makineyi kapatır.
  4. Makineyi saçının her yerine tutar.
  5. Saç kurutma makinesinin düğmesine basar.
  6. Aynanın karşısına geçer.
  7. Havluyu yerine koyar.
  8. Havluyu başından çıkarır.
  9. Saç kurutma makinesinin fişini güvenli şekilde prize takar.
  10. Saç kurutma makinesini yerinden alır.
Umarım sizler için yararlı ve merak uyandırıcı bir yazı olmuştur. Diğer yazılarımızda görüşmek üzere. Sevgiler.

28 Ağustos 2017 Pazartesi

Özel Gereksinimli Bireyler için Özbakım Becerilerinin Evde Desteklenmesi



Özbakım; çoğu özel eğitim merkezinde çalışılması ihmal edilen, bazı hevesli öğretmenlerin de yoğunluktan sadece ailelere yönlendirme vererek çalışmak için çabaladığı bir alan. (İtiraf ediyorum, eskiden ben de bu hevesli öğretmen tayfasındandım. Çalışmaya vakit ve ortam bulamadığımdan aileleri yönlendiriyordum.) Özel eğitimin ana hedefi olan bağımsızlaşma için en önemli alanlardan biri olmasına rağmen çoğu aile de çocuklarının 10 yaşında tuvalet eğitimi olmamasına kafa yormazken neden eldeli toplama işlemi yapamıyor diye düşünmekteler. Bu talep sebebiyle de çoğu eğitimci bu alanı ihmal etmekte.
Öğretmenler, uzmanlar ihmal edebilirler ancak anne ve babalar bu alanı ihmal etmemelidirler.  İşin aslı; kimse ihmal etmemeli! Çocuğunuzun bağımsız yaşaması hem sizin hayat kalitenizi arttıracağı gibi hem de çocuğunuza özgüven vererek daha keyifli bir yaşam sürmesine yardımcı olur.
Burada özbakım becerilerinin tanımı ile başlayalım. Özbakım becerileri; bireylerin yaşlarına göre uygulamaları ve bağımsız olarak yapmaları beklenen, kişisel bakım ve temizliği içine alan beceriler bütünüdür.
Tanımdan da anlaşılacağı gibi özbakım becerileri gelişimsel görevlere ek olarak zihnimiz ve vücudumuz geliştikçe yapabilme becerisine sahip olduğumuz ve bağımsız yaşamımıza ve sağlıklı olmamıza yardımcı olan becerilerdir.
Örnek verelim: Diş fırçalama, tırnak kesme, çatal ve kaşık kullanarak yemek yeme, fermuar kapatma, yemek sonrası temizlik becerilerini yerine getirme, ped değiştirme, tıraş olma gibi.

Peki özbakım becerilerinin önemi nedir?
·         Özbakım becerileri gelişimsel bir görevdir. Gelişimsel görevler yaşlar ilerledikçe yaşadığımız gelişim dönemlerinin gereği olarak sahip olmamız gereken özellik ve becerilerdir. Dört yaşındaki bir çocuk artık tuvalete bağımsız olarak gitme becerisini edinmiş olmalıdır. On sekiz yaşındaki bir genç bağımsız tıraş olma becerisini başarıyla yerine getirmelidir. Yirmi dört yaşında bir genç yetişkin bankamatikten bağımsız para çekme ya da fatura yatırma becerisini yerine getirmelidir. Bu nedenle yaşının gereği becerileri yerine getiren birey ruhsal denge, psikolojik doyum açısından tamamlanmış ve güvende hisseden bir birey olacaktır.
·         Özbakım becerileri, bu bakımı dışarıdan bireye veren kişiler açısından oldukça yorucu ve ruhsal açıdan zorlayıcı becerilerdir. Özellikle anneler bu bakımı sağladıkları için kendi bireysel hayatlarını ihmal etmekte ve bu nedenle yetersizlik, doyumsuzluk duygudurumları ile yaşamaktadırlar. Bakım veren kişilerin sağlığı için de özbakım becerilerini bireylerin edinmeleri oldukça önemlidir.
·            Bakım veren kişinin psikolojik durumuna biraz yakından bakacak olursak bazı ebeveynlerde kendini çocuğu üzerinden tanımlama, hayatının anlamını çocuğu üzerinden belirtme görülmektedir. Bu durum çocuğun bağımsızlaşması, kendi yaşamını yaşaması açısından oldukça zararlı bir durumdur. Anne/baba çocuğunun bağımsızlaşabileceği durumları ihmal ederek çocuğunu farkında olarak/olmayarak kendine bağımlı hale getirmektedir. Ailede bunu tespit eden öğretmenler, ailenin psikolojik yardım almaları konusunda acilen adımlar atmalıdır.
·         Özbakım becerileri kapsamında yer alan temizlik alışkanlıkları sebebiyle özbakım becerilerinin edinilip edinilmemesi bireylerin toplumsal olarak kabullenmelerini etkilemektedir. Bu etki sosyal yalıtım, dışlanma, toplumdan ayrı hissetme gibi olumsuz durumlara kadar varabileceği gibi daha farklı psikolojik durumlara dahi sebebiyet vermektedir. Özbakım becerilerini yaşına uygun şekilde öğrenen bireyler bu konuda herhangi bir sorun yaşamamakta ve sosyal olarak kabul görmektedirler.
·         Özbakım becerileri bireylerin sağlık durumlarını da etkileyen önemli bir unsurdur. Kişisel temizlik ve bakım bireyin sağlık koşullarını da etkilediğinden grip, nezle gibi bulaşıcı mevsim hastalıkları; AIDS, HIV gibi daha ileri düzeyde sorunlar yaratan bulaşıcı hastalıklar bireye daha kolay bir şekilde bulaşmaktadır. Bu nedenle sağlıklı olma halinin devamı için özbakım becerilerinin edinilmiş olması büyük bir önem taşımaktadır.

Evde özbakım becerilerinin çalışılması
Hedeflenen davranışın çocuğunuzun gelişim dönemine uygun olup olmadığı ile ilgili öğretmeninizden ya da varsa çocuk gelişimcinizden yardım alın.
·         Hedef davranışı öğretmeninize önermeden önce şu soruları kendinize sorun:
o   Bu davranış çocuğumun şu an ihtiyacı olan bir davranış mı?
o   Bu beceri çocuğumun bağımsızlaşmasına ne kadar katkıda bulunacak?
o   Bu beceri yerine başka bir beceri çalışmak zaman yönetimi açısından daha mı uygun?
o   Bu beceri çocuğumda olmasını istediğim ancak çocuğumun hazır olmadığı bir beceri mi?

Öğretmeninizin sizi yönlendirdiği özbakım becerisini çalışmak üzere kolları sıvadığınızda ilk yapmanız gereken beceri analizi. Beceri analizi bir beceriyi en ince ayrıntısına kadar basamaklandırma işlemidir. (Bununla ilgili ayrıntılı bir yazı haftaya geliyor.)

·         Beceri analizinden sonra nasıl çalışacağınız konusunda öğretmeninizden gerekli yardımı talep edin. Ancak öğretmenlerimizin iş yükü ve çalışma şartları sebebiyle bu konuda yardımcı olamazlarsa iki noktada karar vermeniz gerekli. Çalışırken son basamaktan mı başlamalı ilk basamaktan mı?
o   Son basamaktan başlarsanız (Biz buna geriye doğru zincirleme diyoruz.) diyelim ki dokuz basamaklı bir analiz yaptınız, ilk sekiz basamağı beraber yaptıktan sonra son basamağı çocuğunuz ile çalışıyorsunuz. Dokuzuncu basamak edinilince sekizinci basamağa ardından yedi, altı… Bu şekilde ilk basamağa geldiğinizde bütün bir beceriyi tek başına yapabilen bir çocuğunuz oluyor.
o   İlk basamaktan başlarsanız (Biz buna ileriye doğru zincirleme diyoruz.) yine yukarıdaki dokuz basamaklı beceri örneğinden devam edelim; ilk basamağı öğretip ikinci basamağa geçiyorsunuz. Üç, dört, beş… Son basamağa geldiğinizde bütün basamakları tek başına yapabilir durumda oluyor çocuğunuz.

·         Beceriyi çalışmayı planlamak bu şekilde. Peki çalışırken yardımları nasıl vermelisiniz? Ben size yardımı azaltarak çalışmayı tavsiye edeceğim. Musluk açma becerisinin “Musluğu tutar.” basamağında olduğumuzu varsayalım ve onun üzerinden gidelim.
o   Musluğu tutması için öncelikle çocuğunuza bunu istediğinizi söylemeniz ve beklemeniz gerekiyor. Çocuğunuzun tepkisine göre bu basamağı çalışıp çalışmayacağınıza karar vermelisiniz.
o   Çocuğunuz basamağı başarılı şekilde yaptıysa diğer basamağa geçebilirsiniz.
o   Ancak çocuğunuz tepki vermediyse öncelikle fiziksel yardım kullanmalısınız. Musluğu nasıl tutacağını da anlatarak, elinden tutarak musluğu tutmasını sağlayabilirsiniz.
o   Zamanla, musluğu tutmasını istediğinizde elini götürüp bekleyebilir, musluğa elini koyup durabilir ya da başka bir davranış gösterebilir. Burada kısmi fiziksel yardımı kullanabilirsiniz. Yani elini musluğa uzatmayan çocuğunuzun elini hafifçe musluğa doğru yönlendirebilir ya da musluğu sıkmayan parmaklarına hafifçe dokunabilirsiniz.
o   Diyelim ki artık hem fiziksel hem de kısmi fiziksel yardım ile bağımsız yapıyor. Artık isterseniz önce yönergeyi verip “Musluğu tut.” sonra ona model olabilir ya da sözel ipucu ile “Buradan tutmanı istiyorum.” Diyebilirsiniz.
o   Burada hedefimiz yardımı azaltarak tamamen bağımsız olarak beceriyi yapmasını sağlamak.
o   Dikkat edilmesi gereken hangi yardıma ihtiyacı olduğunu belirlemek ve yardımı azaltma ya da arttırma zamanlarını iyi saptamak.

Peki çalışırken önemli püf noktalar nelerdir?
o   Paralel konuşma: Çalışılan beceri, yapılan hareketler ile ilgili bol bol konuşma yapılmalıdır. “Şu an ellerimizi yıkıyoruz. Parmak aralarımıza da sabunu sürüyoruz. Mis gibi kokuyor.” gibi.
o   Pekiştirme: İllaki bir yiyecek ya da büyük bir ödül gerekmiyor. Başını okşamak, tebrik etmek, bundan mutlu olduğunu belli etmek de bir pekiştirmedir. Daha önce büyük ödüllere ve rüşvete alışmamış bir çocuk bu küçük ödüllerle mutlu olacaktır. “Bugün tek başına tuvalete gittin ve harikasın. / Dişlerin güzel görünüyor. / Bugün masayı harika topladın.” gibi.
o   Öğretilen becerilerin fırsatlarını sunmayı ihmal etmeyin. Dışarı çıkma, akraba ziyareti gibi randevularınızı çocuğunuzun özbakım becerilerindeki hızına göre ayarlayın. Günlük rutininizde öğrenilen becerilere zaman ayırın.
o   Çocuğunuz öğrendiği beceriyi kullanmadığını fark ederse, zaten öğrenmiş olduğu bir beceriyi sizin ona bakım olarak verdiğinizi fark ederse bu beceriyi unutur ve diğer beceri öğrenmelerinde de başarı oranı azalır.

o   Beceri öğreniminde zorlandığında söylenmeyin ve diğer insanların (akraba, çok yakın dost bile olsa) yanında çocuğunuzu rencide edici şekilde bu konudan konuşmayın. Çocuğunuzun anlamayacağını, duymadığını düşünmeyin. Bunu prensip haline getirin.

Umarım sizler için bilgilendirici ve yeni bilgiler için merak uyandırıcı bir yazı olmuştur. Şimdiden herkese çifte bayramı yaşadığımız bu haftanın güzel geçmesini ve her iki bayramın da anlamına vararak geçirdiğiniz özel günleriniz olmasını diliyorum. Sevgiler.