pekiştireç etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
pekiştireç etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

21 Şubat 2019 Perşembe

Bilmemiz Gereken Kavramlar Yazı Dizisi - 5: Pekiştireç mi? Ödül mü?



Merhabalar. Geçen hafta söz içerisinde, okuldaki iş arkadaşım Abdullah Akburak bir cümle kurdu. "Hâlâ alanda pekiştireç nedir, ödül nedir bilmeyen öğretmenler var.  İkisinin arasındaki farkı bilmiyorlar." dedi.(Şunu da not düşelim; ben bu cümleyi duyana kadar her birini birbirinin yerine kullanıyordum. O an dilimin ucuna hangi kelime gelirse o çıkıveriyordu.) Durup bir etrafıma baktım. Bana birkaç soru soran öğretmene ben de bu soruyu yönelttim ve sorduğum 7 öğretmenin 6'si bu iki kavramı birbirinden ayırmakta başarılı olamadı. Ben de bu hafta (geç de olsa) aldım kalemi elime.
Gecikme sebebimi de anlatayım da yürekler hafiflesin: Sol gözümde bir iltihap var ve günlük yaşamımı derinden etkiliyor. Uyuma isteği ve her daim baş ağrısı, yorgunluk yaşıyorum. Bu hafta böyle geçtiğinden bilgisayarda vakit geçirmekte zorlandım.
Sebebimizi anlattıktan sonra başlayalım kısa ve öz yazımıza.

Aslında daha önce pekiştireç ve türlerini konuşmuştuk. Buradan o yazıma ulaşabilirsiniz. Peki o gün ne demişim? Pekiştireç bir davranışın devam etmesini sağlayan bir uyarandır. Bu bilgi cepte. (Bu bilgide kaynağım şu makale.)

Peki biz neden cümle içinde pekiştireç ve ödülü aynı anlamla kullanıyoruz? Tamamen "tembelliğimizden" diyerek işin içinden çıkamayız. Her iki kelime de aynı duyguları çağrıştırdığı ve süregelen kullanımları sebebiyle bu böyle. Oysaki ödülün direkt olarak kelime anlamına bakacak olursak bir yarışma, bir iş sonrası kazanılan bir hediye, madalya, plaket, arma gibi bir şeydir. Yani aslında ödül için sonunda ödül olduğunu bilerek ve bu ödülü isteyerek bir yarışa girmek, rekabet etmek gerekiyor. Ama pekiştireç için bu mümkün değil. Şuradaki yazıda Nicky Nükte Altıkulaç harika anlatmış, dilbilimsel açılardan da bakarak hem de.

Pekiştireç kullanımında amaç öğrenmeye özendirmek, istendik davranışın devamını sağlamaktır. Ödülde ise bir yarışma sonucunda bireylere sunulan maddi bir karşılık söz konusudur. Kafa karışıklığı yaratmayacaksa şu cümleyi kurmak istiyorum: Pekiştireçler ödül niteliğinde nesneler de olabilir ancak her pekiştireç bir ödül değildir. (Burada ise kaynağım bu makale.)

İsterseniz bir örnek ile ne pekiştireç ne ödül ortaya koyalım ve yazıyı bitirelim: Örneğin 8 yaşında otizmli bir kızımız olsun ve adıda Nını olsun. Nını adına her tepki verdiğinde öğretmeninin ona verdiği "yıldızlar" pekiştireçken, Nını'nın okulda katıldığı bir koşu yarışması sonrası kazandığı madalya bir ödüldür.

Bence oldu.

Bundan böyle ben cümlelerimde bu ayrıma dikkat edeceğim. Peki ya siz?

Haftaya görüşmek üzere. Sevgilerimle.

5 Mart 2018 Pazartesi

Özel Gereksinimli Bireylerde Pekiştireç Seçimi



Herkese güzel bir haftadan merhabalar. Sizlerden gelen sorularla ve önerilerle blog yazılarıma devam ediyorum. Geçtiğimiz günlerde pekiştireç tarifeleri ile ilgili bir yazı yazmıştım. Sonrasında hem ailelerimizden hem de uzman arkadaşlarımızdan birçok soru aldım. Çoğunluğu pekiştireç seçimiyle ilgiliydi. Pek çok kişiye cevap vermeye çalıştım ancak herkese ayrı ayrı cevap vermem mümkün olmadı. Ben de elimden gelen en yakın zamanda bu konuya değinmek istedim. O zaman, bu zaman oldu. (Oscar haftasındayken, ödülleri biraz da kendi açımızdan belirleyelim dedim. Güzel fikir, ne dersiniz?)

Pekiştireç seçmek çoğu zaman uzmanlarımızın ihmal ettiği bir konu olabiliyor. Çoğu zaman çocuğumuzun ilgisini ve sağlık durumunu göz ardı edebiliyoruz. Pekiştireç seçimi öğretim sürecini derinden etkileyen bir konu. Doğru pekiştireç ile öğrenme hızı ve kalitesi artarken çocuğumuzun bağımsızlaşması için de doğru bir adım atmış oluruz.

Pekiştireç belirlerken bilgi alabileceğimiz birkaç kaynak var:

  1. Aileden bilgi almak: Henüz karşılaştığınız bireyin annesi, babası, kardeşleri, akrabaları size bu konuda belirli bir ölçüde fikir verebilirler. Bu bilgilerin bazen yanlış ya da taraflı olacağını ihmal etmemelisiniz.

  2. Ev ve diğer bağlamlardan elde edilen videolar: Bu videolar hangi yemeği severek yiyor, hangi etkinlikten sahiden keyif alıyor öğrenmeniz için oldukça yararlı olacaktır.

  3. Önceki öğretmenlerinden bilgi almak: Öğretmenlerden alınan bilgi çoğunlukla öğrenme yaşantılarını içereceği için dikkate alınması gereken bilgilerdir. Bu nedenle önceki öğretmeninden mutlaka fikir alınmalıdır.

  4. Bireyi gözlemlemek: Özellikle birincil pekiştireç seçiminde doğrudan bireye pekiştireçler sunularak tepkileri gözlemlenebilir. Mezun olur olmaz çalışmaya başladığım değerli bir okulda, bir çocuğumuzun pekiştireci salata suyu çıkmıştı. Harika değil mi?!

  5. Bireye sormak: İfade edici dil becerileri ve zihin kuramı becerileri belirli bir seviyede olan bireylere doğrudan sorabilirsiniz. En güzel soru şu olabilir: Güzel bir dersten sonra ödülün ne olsun istersin?
Bu gözlemleri yaptınız ve doğru pekiştireci seçtiğinizden emin olmak istiyorsunuz. O zaman şu noktalara dikkat etmelisiniz:
  • Pekiştireç sadece eğitim ortamında kullanılacak ve diğer bağlamlarda sıklıkla tüketilmeyecek bir "şey" olmalı. Özellikle birincil pekiştireç için bunu söylüyorum. Her zaman çubuk kraker yiyen bir çocuk derste bunu istemeyebilir.
  • Bireyin alerjileri, hastalıkları konusunda mutlaka bilgi sahibi olmalısınız. Örneğin daha önce kolu çıkan bir bireyin kolu oldukça hassastır. (Bu konuyu henüz öğrendim, hemen yazıya eklemek istedim.) Bu nedenle kolunu okşama bile bazen çocuğumuza zarar verebilir. Bu gibi bilgiler önemli bilgilerdir.
  • Eğer ödül aileden maddi bir destek gerektiren bir ödül ise aileden bunun onayı alınmalıdır. Bu onay ile pekiştireç belirlenmelidir.
  • Dersi en olumlu şekilde etkileyen ve öğrenmeye en çok motive eden pekiştireç doğru pekiştireçtir.
  • Pekiştireçten sıkılma durumu genellikle yanlış pekiştireç seçimi ya da yanlış kullanımdan kaynaklanmaktadır. Bu nedenle uygulamanızı gözden geçirmeniz gerekebilir, dikkat!
  • Her zaman uygulayabileceğiniz ve mevsimden, saatten ya da diğer koşullardan etkilenmeyecek bir pekiştireç olmalıdır.
  • Ailenin, kullandığınız pekiştireci evde rüşvete dönüştürmediğinden emin olun. Bu bilgi aileden alınamıyorsa çocuğunuzun pekiştirece karşı tavrından belli olacaktır.
  • Beceri ile orantılı bir pekiştireç seçilmelidir. Kocaman kocaman ödüller seçildiğinde hem öğrenme, hem kalıcılık hem de maddi boyutta sorunlar olabilir.
Şimdilik aklıma gelen ve kaynaklardan karşıma çıkan maddeler bunlar. Eklemek istediğiniz, farklı fikirleriniz varsa yazıya seve seve eklerim.
Haftaya görüşmek üzere. Sevgiler.

2 Ocak 2018 Salı

Pekiştireç nedir? Pekiştireç tarifeleri nasıl kullanılır?



Herkese yılın ilk gününden merhabalar. (Yayınlamam üçüncü gününü buldu ancak yazıyı bozmak istemedim.) Dün misler gibi sofralarımızı kurduk, yeni yılı güzel karşıladık ki bütün bir yılımız güzel geçsin. Şimdi de güzel geçmesi için elimizden gelen her şeyi yaptığımız ve yapacağımız yeni yılımızın ilk günü. Yeni yılınız hayırlı uğurlu olsun, güle güle kullanın. Hep güzellikler sizlerle olsun.

Geçtiğimiz haftaki yazımda pekiştireçten bahsedince bu konuda herhangi bir yazı yazmadığımı fark ettim. Bu nedenle aldım bilgisayarı, kitaplarımı ve makalelerimi elime başladım özetlemeye.

Öğretmenlerimizin sık sık kullandığı "pekiştireç" kelimesi nedir, ne işe yarar, nasıl kullanılır ve nasıl rüşvete dönüştürülmeden hayatımızdan çıkarılır onu konuşacağız bugün. Daha önceki şu yazımda üzerinde biraz durmuştum ancak burada biraz daha ayrıntılı ele almak istiyorum. Duyuyoruz, biliyoruz ancak çoğumuz maalesef pekiştireç ile rüşveti karıştırıyoruz. Bütün bunlara umarım açıklık getirebiliriz beraber.

Pekiştireç; hepimizin de tahmin ettiği gibi bir davranışın devamlılığını sağlayan uyaran demek. Ancak burada mühim olan nokta şu: Hedeflenen davranışın bir daha uygulanmasını ve çocuğumuzun hayatına katmasını kolaylaştıracak uyaranlar vermek. Yani pekiştireci davranıştan önce değil de sonra veriyoruz. Örneğin derse çocuğumuzu aldıktan sonra "Hüdaverdi. Bugün seninle kırmızı kavramını çalışacağız. Sana sorduğum her sorunun doğru cevabında sana bu bonibonlardan vereceğim." ya da "Hüdaverdi. Bugün seninle el yıkama çalışacağız. Ellerini doğru şekilde yıkadıktan sonra 3 dakika boyunca çizgi film izlemene izin vereceğim." ya da "Hüdaverdi. Bugün seninle toplama işlemi yapma ve okuduğumuzu anlama çalışacağız. Eğer derste yeterinde yıldız toplayabilirsen sana dersin sonunda bu kalemleri hediye edeceğim." gibi uygulamalar ile pekiştireç kullanabiliriz.

Peki önce verirsek ve ders boyunca pekiştireceğimizi çocuğumuzun gözü önünde tutup "E hadi bak bunu alacaksın." dersek ne olur? Onun adı rüşvet olur. Pekiştirecin hatırlatılmasına ihtiyaç duyan çocuklarımız olabilir. O zaman ne yapmalıyız? Pekiştireci elde etme süremiz fazla uzun demektir, pekiştireci kısa aralıklarla vermeliyiz. Çocuğumuz için pekiştireç güdüleyici bir pekiştireç değil demek ki, pekiştireci değiştirmeliyiz. Belki de çocuğumuz tamamen pekiştireci görmek için böyle hareket ediyor, farkında olmadan problem davranışı pekiştirmemeliyiz.

Pekiştireç türleri nelerdir?
Bu sorunun cevabını şu yazımda bulabilirsiniz, burada yeniden uzun uzun yazmanın yersiz olduğunu düşünüyorum.

Pekiştireç tarifeleri ne demek?
Pekiştireçler maalesef yanlış kullanıldığında çocuklarımızda o davranışı sergilemek için bağımlılık oluşturabilirler. Örneğin bir çocuk eli tutulmadan yazı yazamayabilir, pekiştireç almayacağını bildiği derse girmek istemeyebilir, annesi elinde çilekli süt ile girmezse okula derste problem davranışlar gösterebilir. Bu nedenle pekiştireçleri belirli bir plan ve program çerçevesinde çocuğumuzun hayatından çekmeliyiz.
Burada vurgulamak istediğim asıl nokta şu: İçsel pekiştireç her zaman hedeflediğimiz şey olmalıdır. Yani çocuklarımıza bir konuda pekiştireç verirken ona konuşmalarımızla örnek olmalı ve bunun aslında ne kadar keyif verici bir şey olduğunu göstermeliyiz. "Çok güzel şekilde soruları çözdüğün için bunu hak ettin. Bence kendine aferin demelisin. Bu soruyu böyle çözdüğün için çok başarılısın. Bence bu çok mutluluk verici bir şey." gibi cümlelerle bunu içselleştirmesini sağlamak önemli. Bilişsel stratejilere model olur gibi düşünün, içsel konuşmaları sesli hale getirin. İlerleyen dönemde göreceksiniz ki bir pekiştireç almasa da kendi kendine gülümseyen çocuklarınız olacak zor bir şeyi başardığında. Bir insanın kendi kendini ödüllendirebilmesinden daha değerli bir şey yok. Ne dersiniz?
Gelelim tarifelere. Pekiştireçleri biz dört farklı şekilde sunarız. Sabit sayılı, sabit oranlı, değişken sayılı, değişken oranlı. Çok karmaşık gelmesin. Hemen açıklıyorum.

  • Sabit sayılı pekiştirme: Hedef davranışı her gördüğümüzde pekiştirmek demek.
  • Sabit oranlı pekiştirme: Hedef davranış belirli bir oranda, her gösterildiğinde pekiştirmek demek.
  • Değişken sayılı pekiştirme: Hedef davranış görüldüğünde rastgele denemelerde pekiştirmektir.
  • Değişken oranlı pekiştirme: Hedef davranış görüldüğünde değişken oranlar söz konusu olacak şekilde pekiştirmektir.
Örnekle daha iyi anlaşılacağını düşünüyorum. Hüdaverdi ile kırmızı kavramını çalışıyoruz. Bu kavramın basamakları arasında ilerlerken bir yandan da çocuğumuzla pekiştireci şekillendirmeyi hedefledik diyelim. İlk basamaktan çalışmaya başladık. Burada her doğru cevap sonrası Hüdaverdi'ye "Aferin." diyoruz. Hüdaverdi bu pekiştireç ile öğrenme hızını arttırdığında ve artık her aferin sonrası öğrenmenin oluştuğunu gözlemlediğimizde artık sabit oranlı pekiştirmeye geçebiliriz. Yani çocuğumuzun performansına göre dört doğru yanıt sonrası, üç doğru yanıt sonrası ya da on doğru yanıt sonrası pekiştirme uygularız. Bu şekilde de çocuğumuz öğrenme hızına devam edebiliyorsa artık değişken sayılı pekiştirmeye geçebiliriz. Doğru tepkinin üçüncüsünde, beşincisinde gibi değişik zamanlarda pekiştiririz.. Burada da başarı elde edilince artık değişken oranlı olacak şekilde, yani dört doğru denemede bir, on doğru denemede bir gibi pekiştirme tarifelerini uyguluyoruz. Bu tarifeler sonrasında görüyoruz ki Hüdaverdi artık pekiştireçler olmasa da kırmızı kavramını biliyor ve kendini içten ödüllendirebiliyor. Bu süreç boyunca pekiştireç verilirken sık sık pekiştireci alma şekli de övülmeli: "Ne kadar başarılı şekilde aferini hak ettin. Bu çok güzel. Senin adına çok mutluyum." gibi. Neden mi? Çünkü hedefin aslında pekiştireci kazanmasını değil doğru yapıyor olmanın mutluluğunu hissetmesini öğretmek.

Umarım sizlere yararlı ve yeni bilgiler sunan bir yazı olmuştur. Güzel bir hafta diliyorum. Sevgiler.