5 Şubat 2018 Pazartesi

Özel Gereksinimli Bireylerde Okula Dönüş



Herkese merhaba. Ara tatili hepimiz bitirdik ve yeniden "okullu olduk". Şimdi önümüzde yine hıphızlı geçecek birkaç ayımız var ve bu ayların en verimli şekilde geçmesi için ne yapmalıyız onları öğrenmemiz gerek.
Geçtiğimiz günlerde de demiştim, özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde tatil yapılmasa da (Bazı kurumlar yapabiliyorlar ve bence orada çalışan bireyler için en doğrusunu yapıyorlar.) tatilden dönüş konusunda ebeveynlere destek vermemiz gerekebiliyor. Bu desteği tatilden önce çocuklarınızın anne ve babaları ile bir toplantı yaparak ya da tatil bitmeden önce yapacağınız görüşmelerle de verebilirsiniz. Benim önerilerim tatilden önce minik bir seminer ve tatilin bitimine birkaç hafta kala da küçük bir hatırlatma mektubu. Bu ikisi harika olacaktır.
Ara tatil iki haftalık küçük bir tatil olsa da dengeler bozulabiliyor, kahvaltı saatleri ilerleyebiliyor, uyku vakitleri esneyebiliyor. Birazdan vereceğim öneriler ikinci hafta için daha uygun olacaktır.
Yaz tatili ise üç ayı kapsadığı için son ayda yapmanızı önereceğim.
...
Tatil için neleri önerdiğimi, daha verimli ve güzel bir tatil için neler yapmanız gerektiğini "Tatil İçin Öneriler" yazımdan biliyorsunuz. Peki ya bu tatilin bitişi nasıl olacak? Tatil bitmeden tatilin sonrasına hazırlık yapılması gerek. Tatil bitmeden önce yapılması gerekenler bence (hem bir özel eğitim öğretmeni hem bir psikolojik danışman olarak hazırlıyorum bu yazımı) şunlar:
  • Tatilin bitimine en az iki hafta kala okula gidiş saatinizde uyanma alışkanlığınızı yeniden sağlamak adına o saatte kalkmaya dikkat edin. Okul zamanı 7'de, okul yokken 11'de kalkıyorsanız her gün yarım saat daha erken kalkarak çocuğunuzun erken kalkmaya alışmasını sağlayabilirsiniz. Gün içerisinde ise okul bitiş saatinden sonra uyuması için rehberlik edebilirsiniz.
  • Kahvaltı saatinizi de bu saatlere uygun olacak şekilde planlamanız yerinde olacaktır. Sabah kahvaltı yapmadan çocuğunuz zaten okula gitmemeli, çocuğunuzun kahvaltıyı yapabilecek durumda olacağı şekilde saatlerinizi planlar ve okul saatine göre şekil verirseniz okul açıldığında daha rahat edersiniz.
  • Uyku saatini es geçeceğimi düşünmeyin. Uyku saatleri her ailede sorun olan ve dikkat etmemiz, özenle takip etmemiz gereken bir konu. Çoğu otizmli birey uyku ile ilgili sorunlar yaşamaktalar. Bu konuda düzenli devam ettiğiniz doktorlarınızdan fikirler ve yönlendirme almanız önemli. Bunlara ek olarak uyku saatinizi de yavaş yavaş okul dönemindeki uyuma saatlerine çekmeniz gerekli. Düzenli ve verimli uyku, günün daha keyifli ve verimli geçmesini sağlıyor. (Uyku ile ilgili bir yazım var aslında ama yalnız uyumak ile ilgili. Uyku ile ilgili de bir yazı yazmak üzere notlarımı alıyorum.)
  • Okulun açılma süresini çocuğunuzun algılaması için bir takvim oluşturabilirsiniz. Ülkemizde genel olarak okul "katlanılması gereken bir yer" olarak görüldüğünden çocuğunuza bu durumun böyle olmadığını gösterebilirsiniz. (Tabi önce kendi algınızı değiştirmelisiniz.) Her akşam uyumadan önce "Öğretmenine kavuşmana sadece 32 gün kaldı. Çok heyecanlı. Ben de senin gibi öğretmenini çok özledim, sahiden çok iyi bir insan." ya da "Güzel okulunu görmek için 13 gün var. Okul zamanı ne kadar da güzel oluyor değil mi?" gibi sorularla ve konuşmalarla çocuğunuzun hem okulu hem öğretmenini sevmesini sağlayabilirsiniz. Öte yandan tatilde sık sık okulla ilgili konuşmak doğru da olmayacağından bu geri sayımı çocuğunuzun değişiklikleri kabul süresine göre ayarlayabilirsiniz. En az iki hafta kala başlamanız benim önerim.
  • Okul alışverişi! Bu kısım önemli. Çocuğunuzla beraber alışverişi yapmanız güzel bir uygulama olabilir ancak burada önemli olan çocuğunuzun her istediğini değil de istekleriyle kesişen ihtiyaçlarını almasını anlatmanız. "Aaa benim çocuğum ne derse o! Her istediğini borca girer alırım." demeyin. Çocuklarımız hayatlarında her şeye sahip olamayabilirler, bu bilinci bu şekilde vermek önemli. Her istediğini elde ettiği okul alışverişi, okul kurallarına uyumunu bile zora sokabilir. (Hiç okula başlamamış çocuklarımız için olan bu yazı bu konuda fikir verebilir.)
  • Ve tabi her konuda imdadımıza yetişen kitaplar. Okulu konu alan, okulu sevme temalı kitapları okulun açılmasına en az iki hafta kala kitap okuma zamanlarınıza yerleştirmeniz çok değerli. Eğer çocuğunuzun bilişsel becerileri, etkileşimli kitap okumaya uygunsa bu etkinlikler sizin en büyük kurtarıcınız olacaktır.
  • Yemeklerde, ailecek geçirilen anlarda okul, öğretmen, okul arkadaşı gibi kavramları sık sık ve sevgi dolu kullanmanız da çocuğunuz için olumlu bir hazırlık olacaktır. Yapay bir sohbetten bahsetmiyorum. Konuşmanın uygun yerinde bu konuları samimiyetle konuşmanız daha değerli mesajlar verecektir.
  • Rehabilitasyon merkezlerindeki öğretmenlerimiz ise bu süreçte aileye rehberlik ederek ve derslerinde bu konuya yer vererek okulun açılmasına hazırlık yapabilirler. Hatta bu süreçte okulların açılmasına bir ay kala okula hazırlık için neler yapılmalı konusunda bir seminer düzenleyerek ailelere bilgi sunabilirler. Çok da güzel olur. Bu seminerin notlarını da ailelere vermek ve unutulmamasını sağlamak da keyifli bir adım olacaktır.
Bütün bunları yaptınız. Okul açıldı. İlk günler ve haftalarda neler yapmalısınız?
  • Uyku, uyanma ve kahvaltı saatlerine haftasonlarında da sadık kalın.
  • Okul ve okula dair her şey ile ilgili olumlu konuşmalara sık sık devam edin.
  • Okulda yaşanan sorunları; evde, çocuklarınızın duyacağı şekilde, okul ve öğretmenin değerini çocuğunuzun gözünde alçaltıcı konuşmalarla dile getirmemeye dikkat edin. Çocuğunuzun alıcı dil becerilerinin yeterli olmadığını düşünerek bunu yapmanız büyük bir hata olacaktır. Çocuklarımız mimiklerimizi, ses tonumuzu her zaman duygusal olarak algılarlar. Lütfen bu konuyu ihmal etmeyin. Okul ve öğretmen ile ilgili sorunlarınızı doğrudan muhatapları ile ya da sadece eşinizin olduğu ortamlarda konuşun.
  • Eğer çocuğunuza okulda eşlik etmeniz gerekmiyorsa okul saatlerinde ani ziyaretler yapmak yerine haberdar ederek okula gitmeyi tercih edin. Bir anda okul bağlamından "ev bağlamına" geçmek zor olabilir. "Yarın seni almaya geleceğiz." gibi cümleler onu hazırlar.
  • Çocuğunuza okulda eşlik etmeniz gerekiyorsa ders saatlerinde zorunlu olmadıkça çocuğunuzun yanında bulunmamaya dikkat edin. Bunun sebebi hazırbulunuşluk. Çocuğunuzun beyni okula adapta olmuşken eve ve aileye dair bir uyaran dikkat dağıtıcı olabilir.
  • Tatil öncesi, çocuğunuz ile birlikte okuduğunuz ve okulu konu alan kitaplara göz atmaya devam edin.
  • Okuldan gelen sorumlulukları, ev yaşamınıza olumlu şekilde adapte edin. Öğretmeninizin istediği ödevleri siz zevk alarak kabul ederseniz çocuğunuz da sizi model alacaktır. Ödevleri sevgi dolu bir şekilde yapmak çocuğunuzun ilerleyen dönemde alacağı sorumlulukları daha makul karşılamasını sağlar. (Bu arada ödevleri siz yapmıyorsunuz sadece hatırlatıyorsunuz. Cümlem yanlış anlaşılmasın. Bu konuda şurada da ayrıntılı bir yazım var.)
  • Öğretmeniniz ile iş birliği yapmayı ihmal etmeyin. Gittiğiniz her okuldaki öğretmenin birbiriyle iletişim kurması sizin sorumluluğunuz değerli velilerimiz. Bu iletişimi sağlamak için dönemin en başından adımlar atın. Gittiğiniz spor salonundaki öğretmen bile diğer öğretmenleriniz ile bağlantı halinde olmalı. Bunu ihmal etmeyin. Böylece birbirini destekleyen öğretmenler çocuğunuzun okula alışmasını da kolaylaştıracaktır.
  • Rehabilitasyon merkezinde çalışan öğretmenler ise diğer öğretmenlerle kurulan bağlantı ile beraber çocuğunun okula uyumuna destek olmaya devam edebilir.
Benim bu konudaki önerilerim bunlar. Umarım sizler için de kullanışlı bir yazı olmuştur. Soru, görüş ve önerilerinizi bekliyorum her zaman olduğu gibi. İlginiz ve takdirleriniz benim için çok değerli. Burada sessiz ama kocaman bir aile olduk, iyi ki varsınız. Haftaya görüşmek üzere.

1 yorum: