8 Nisan 2019 Pazartesi

Otizmin Nedenleri



Merhabalar. Otizm Farkındalık Ayı içerisinde otizm konusundaki yazılarıma devam ediyorum. Geçen hafta da bahsettiğim gibi kaynağım aynı sempozyumdaki farklı bir akademisyenin konuşması olacak bu hafta. Dr. Merve UYTUN Hoca'mızın "Otizmin Nedenleri" başlıklı konuşmasından aldığım notlar ve slaytlarından aldığım fotoğraflar kaynağımı oluşturuyor. Şimdiden iyi okumalar.
...
Ben üniversitedeyken, Prof. Dr. Bülbin SUCUOĞLU'ndan Otizm dersini almıştım. O dersi Bülbün Hoca'dan alan son tayfa sanırım biziz. O derste otizmin sebepleri olarak elle tutulur bilgiler yerine "olabilir"ler ile ilgili konuşmuş ve bu olasılıkların da oldukça az olduğunu fark etmiştik. Ancak Merve Hoca'nın konuşmasından sonra otizmin sebeplerinin yavaş yavaş açığa çıkmakta olduğunu ve hatta, bir sonraki hocamızın sunumunun ardından belirli tiplerinin ortaya konduğunu gördüm; çok da mutlu oldum.
Merve Hoca nedenleri birkaç başlık altına alıp öyle sunmuştu. Aynı başlıkları (umarım yanlış şekilde not almamışımdır) ben de burada kullanmak istiyorum:

  1. Anatomik Nedenler
    • Otizmli bireylerle yapılan çalışmalarda görülmüş ki, otizmli bebeklerin doğum esnasında beyinleri normal ya da az miktarda küçük olabiliyor. Dört yaşına kadar otizmli çocukların %90'ının beyinleri ortalama gelişim gösteren bireylerin beyinlerinden daha büyük. Bu büyüme ergenlikte duruyor ve sonrasında beyin dejenere oluyor. Bu dejenerasyon doğuştan mı yoksa değil mi henüz ortaya konmamış.
    • Otizmli çocukların en çok büyüyen/bozulan beyin bölgeleri ise Dorsal (muhakeme etme becerisini etkileyen bölge) ve medial (öğrenme, hatayı fark etme, düzeltme becerilerini etkileyen bölge) prefrontal korteks, superior temporal korteks ve ilişkili olduğu amigdaladır (tekrarlayıcı davranışları kontrol eden bölge).
    • Beyaz cevher yapısında ve bağlantısında bozulmalar olmaktadır. 
    • Otizmli çocuklarda duyguları anlamaya çalışırken amigdalanın harekete geçmediği saptanmış. Oysaki ortalama gelişim gösteren bireylerde bu bölge, bu tür durumlarda aktive olmakta.
    • İletişimle ilgili olan Broca alanı, yüz tanımayla ilgili olan fusiform alan, beyindeki veri işlemleme süreciyle ilgili olan fronto temporal alanda farklılıklar görülmekte.
    • Hormonlarla ilgili yapılan araştırmalarda sıklıkla serotonin üzerinde durulmuş.Çünkü serotonin sosyal davranış, uyku, agresyon, kaygı, duygusal regülasyon gibi becerilerde etkili olan bir hormon. Ailede riskli bir durum söz konusu olduğunda otizmli çocukların serotonin seviyelerinde artış olduğu bilimsel olarak kanıtlanmış. Yani genetik yatkınlığı olan ailelerin çocuklarında serotonin seviyesi yüksek çıkmış ve bu otizm ile ilişkilendirilmiş.
  2. Genetik Nedenler
    • Genetik faktörler incelenirken şu veriler karşımıza çıkıyor: Tek yumurta ikizlerinde %36-91 arasında, çift yumurta ikizlerinde %0-31 arasında, kardeşlerde %3-10 arasında, ebeveynlerde %2-3 arasında otizm olma ihtimali vardır ve bu oranlar bize gösterir ki otizmin genetik bir alt yapısı vardır.
    • Genetik ile ilgili yapılan çalışmalarla henüz otizmin %5'lik kısmı açıklanabilmiş durumdadır. Buna karşın oldukça fazla bilgi alanyazında var.
    • DNA gen diziniminden yola çıkarak oluşan mutasyonlar üzerinden birçok veri elde edilmiş. Hatta bu veriler üzerinden alınan bilgiler ile otizmin çeşitli alt tipleri ortaya konmuş ve bu mutasyonlardan kaynaklanan sorunların tedavisi için ilaçlar üretilmesi adına adımlar atılmış. (Bu bilgi, aynı sempozyumda, Doç. Dr. Pınar URAN'ın konuşmasından alınan bir bilgi.)
    • Merve Hoca aslında hangi gen ve kromozomlarla ilgili çok yararlı bir slayt sayfası hazırlamıştı ancak çektiğim fotoğrafta hiçbir şey görünmüyor. Bu nedenle üzerinde çalışılan genlerle ilgili herhangi bir bilgi veremeyeceğim.
    • Bütün bunlara ek olarak bir de risk oluşturabilecek durumlar var:
      • Anne ve babanın yaşının ilerlemiş olması
      • Hamilelikte diyabet, obezite, hipertansiyon, kanama, stres,
      • Annede polikistik over sendromu olması,
      • Ters doğum, erken doğum, fetal stres, doğumda kullanılan anestezi, müdahaleli vajinal doğum,
      • Yaz bebeklerinde ayrıca bir parantez söz konusu: Hamilelikte ve erken çocuklukta D vitamini eksikliği üzerinde duran çalışmalar var. D vitamini genleri ve beynin gelişimini sağlayan bir vitamin. Bu nedenle etkili olacağı düşünülmekte. Hayvanlarla yapılan çalışmalarda geçici D vitamini eksikliğinin uzun dönemde OSB ile ilişkili olacağını ortaya koymuştur.
      • Beslenme sorunları, anemi.
  3. Çevresel Nedenler
    • Burada ilk maddeyi aşılar alıyor. Aşıların otizm ile ilişkilendirildiği çalışmalar yok. Aşıların içinde olan ve olmayan civa çeşitleri ile ilgili yapılan çalışmalarda dahi bir ilişki bulunamamış.
    • Günümüz dünyasında günlük yaşamda maruz kaldığımız yaklaşık seksen bin toksik maddenin etkisinin olabileceği düşünülmekte ("Ama hangisinin?" sorusunun yanıtı henüz yok.)
    • Ailelerinde otoimmün hastalıkların, yani bağışıklık sistemi ile ilgili hastalıkların fazla olması bir risk faktörü olarak karşımıza çıkıyor.
    • Probiyotikler üzerinde biraz durmak gerekiyor. Gereksiz, yanlış, vücudumuza yaraından çok zararı dokunan probiyotikleri almak gen transflerine sebep oluyor olabilir. Bu nedenle dikkatli tüketmeye gayret etmeli.
    • Ağır psikososyal yoksunluk da bir diğer risk faktörü. 
Böyle birbiri ardına sıraladığım bu risk durumları bize ne göstermeli?
  1. Otizmin genetik faktörlerle ortaya çıktı yavaş yavaş kabul ediliyor. Bu nedenle her otizmli çocuğun hastanelerin genetik bölümüne giderek aile üyelerinin ve kendisinin kan vermesi önemli. Hangi kromozomda ne gibi farklılıkların olduğu belirlenmeli. Hiçbir sonuç çıkmasa dahi ilerleyen dönemde yapılacak olan bilimsel çalışmalara destek olmak adına bile bu yapılabilir.
  2. Diyet yapıyoruz, otizme çare oluyoruz diyerek aldığınız bilgileri hemen uygulamamalısınız. Çocuğunuzun immün sistemini, duyarlılıklarını muayene ettirmeden bu tür kararları almamalısınız. Önemli dönemlerde alması gereken önemli besinleri almayan çocuklarda farklı problemler ortaya çıkabilir, bunu unutmamalı.
  3. Sempozyum sonrasında sorulan sorulardan da öğrendik ki erkenden fark et, bütün tetkikleri yaptır, hemen eğitime başla, doğru beslen ve spor yap, gerektiğinde ilaç kullan, ilerlemeyi değerlendir, otizmin belirtisini azalt. Denklem bu kadar karmaşık, meşakkatli ama uygulanabilir.
Haftaya yeni bir yazı ile görüşmek üzere. Sevgilerimle.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder