Özbakım; çoğu özel eğitim
merkezinde çalışılması ihmal edilen, bazı hevesli öğretmenlerin de yoğunluktan
sadece ailelere yönlendirme vererek çalışmak için çabaladığı bir alan. (İtiraf ediyorum, eskiden ben de bu hevesli öğretmen tayfasındandım. Çalışmaya vakit ve ortam bulamadığımdan aileleri yönlendiriyordum.) Özel
eğitimin ana hedefi olan bağımsızlaşma için en önemli alanlardan biri olmasına
rağmen çoğu aile de çocuklarının 10 yaşında tuvalet eğitimi olmamasına kafa
yormazken neden eldeli toplama işlemi yapamıyor diye düşünmekteler. Bu talep
sebebiyle de çoğu eğitimci bu alanı ihmal etmekte.
Öğretmenler, uzmanlar ihmal
edebilirler ancak anne ve babalar bu alanı ihmal etmemelidirler. İşin aslı; kimse ihmal etmemeli! Çocuğunuzun
bağımsız yaşaması hem sizin hayat kalitenizi arttıracağı gibi hem de çocuğunuza
özgüven vererek daha keyifli bir yaşam sürmesine yardımcı olur.
Burada özbakım becerilerinin
tanımı ile başlayalım. Özbakım becerileri; bireylerin yaşlarına göre
uygulamaları ve bağımsız olarak yapmaları beklenen, kişisel bakım ve temizliği
içine alan beceriler bütünüdür.
Tanımdan da anlaşılacağı gibi
özbakım becerileri gelişimsel görevlere ek olarak zihnimiz ve vücudumuz
geliştikçe yapabilme becerisine sahip olduğumuz ve bağımsız yaşamımıza ve
sağlıklı olmamıza yardımcı olan becerilerdir.
Örnek verelim: Diş fırçalama,
tırnak kesme, çatal ve kaşık kullanarak yemek yeme, fermuar kapatma, yemek
sonrası temizlik becerilerini yerine getirme, ped değiştirme, tıraş olma gibi.
Peki özbakım becerilerinin önemi
nedir?
·
Özbakım becerileri gelişimsel bir görevdir.
Gelişimsel görevler yaşlar ilerledikçe yaşadığımız gelişim dönemlerinin gereği
olarak sahip olmamız gereken özellik ve becerilerdir. Dört yaşındaki bir çocuk
artık tuvalete bağımsız olarak gitme becerisini edinmiş olmalıdır. On sekiz
yaşındaki bir genç bağımsız tıraş olma becerisini başarıyla yerine
getirmelidir. Yirmi dört yaşında bir genç yetişkin bankamatikten bağımsız para
çekme ya da fatura yatırma becerisini yerine getirmelidir. Bu nedenle yaşının
gereği becerileri yerine getiren birey ruhsal denge, psikolojik doyum açısından
tamamlanmış ve güvende hisseden bir birey olacaktır.
·
Özbakım becerileri, bu bakımı dışarıdan bireye
veren kişiler açısından oldukça yorucu ve ruhsal açıdan zorlayıcı becerilerdir.
Özellikle anneler bu bakımı sağladıkları için kendi bireysel hayatlarını ihmal
etmekte ve bu nedenle yetersizlik, doyumsuzluk duygudurumları ile yaşamaktadırlar.
Bakım veren kişilerin sağlığı için de özbakım becerilerini bireylerin
edinmeleri oldukça önemlidir.
· Bakım veren kişinin psikolojik durumuna biraz
yakından bakacak olursak bazı ebeveynlerde kendini çocuğu üzerinden tanımlama,
hayatının anlamını çocuğu üzerinden belirtme görülmektedir. Bu durum çocuğun
bağımsızlaşması, kendi yaşamını yaşaması açısından oldukça zararlı bir
durumdur. Anne/baba çocuğunun bağımsızlaşabileceği durumları ihmal ederek
çocuğunu farkında olarak/olmayarak kendine bağımlı hale getirmektedir. Ailede
bunu tespit eden öğretmenler, ailenin psikolojik yardım almaları konusunda
acilen adımlar atmalıdır.
·
Özbakım becerileri kapsamında yer alan temizlik
alışkanlıkları sebebiyle özbakım becerilerinin edinilip edinilmemesi bireylerin
toplumsal olarak kabullenmelerini etkilemektedir. Bu etki sosyal yalıtım,
dışlanma, toplumdan ayrı hissetme gibi olumsuz durumlara kadar varabileceği
gibi daha farklı psikolojik durumlara dahi sebebiyet vermektedir. Özbakım
becerilerini yaşına uygun şekilde öğrenen bireyler bu konuda herhangi bir sorun
yaşamamakta ve sosyal olarak kabul görmektedirler.
·
Özbakım becerileri bireylerin sağlık durumlarını
da etkileyen önemli bir unsurdur. Kişisel temizlik ve bakım bireyin sağlık
koşullarını da etkilediğinden grip, nezle gibi bulaşıcı mevsim hastalıkları;
AIDS, HIV gibi daha ileri düzeyde sorunlar yaratan bulaşıcı hastalıklar bireye
daha kolay bir şekilde bulaşmaktadır. Bu nedenle sağlıklı olma halinin devamı
için özbakım becerilerinin edinilmiş olması büyük bir önem taşımaktadır.
Evde özbakım
becerilerinin çalışılması
Hedeflenen davranışın çocuğunuzun gelişim
dönemine uygun olup olmadığı ile ilgili öğretmeninizden ya da varsa çocuk
gelişimcinizden yardım alın.
·
Hedef davranışı öğretmeninize önermeden önce şu
soruları kendinize sorun:
o
Bu davranış çocuğumun şu an ihtiyacı olan bir
davranış mı?
o
Bu beceri çocuğumun bağımsızlaşmasına ne kadar
katkıda bulunacak?
o
Bu beceri yerine başka bir beceri çalışmak zaman
yönetimi açısından daha mı uygun?
o
Bu beceri çocuğumda olmasını istediğim ancak
çocuğumun hazır olmadığı bir beceri mi?
Öğretmeninizin sizi yönlendirdiği özbakım
becerisini çalışmak üzere kolları sıvadığınızda ilk yapmanız gereken beceri
analizi. Beceri analizi bir beceriyi en ince ayrıntısına kadar basamaklandırma
işlemidir. (Bununla ilgili ayrıntılı bir yazı haftaya geliyor.)
·
Beceri analizinden sonra nasıl çalışacağınız
konusunda öğretmeninizden gerekli yardımı talep edin. Ancak öğretmenlerimizin
iş yükü ve çalışma şartları sebebiyle bu konuda yardımcı olamazlarsa iki
noktada karar vermeniz gerekli. Çalışırken son basamaktan mı başlamalı ilk
basamaktan mı?
o
Son basamaktan başlarsanız (Biz buna geriye
doğru zincirleme diyoruz.) diyelim ki dokuz basamaklı bir analiz yaptınız, ilk
sekiz basamağı beraber yaptıktan sonra son basamağı çocuğunuz ile
çalışıyorsunuz. Dokuzuncu basamak edinilince sekizinci basamağa ardından yedi,
altı… Bu şekilde ilk basamağa geldiğinizde bütün bir beceriyi tek başına
yapabilen bir çocuğunuz oluyor.
o
İlk basamaktan başlarsanız (Biz buna ileriye
doğru zincirleme diyoruz.) yine yukarıdaki dokuz basamaklı beceri örneğinden
devam edelim; ilk basamağı öğretip ikinci basamağa geçiyorsunuz. Üç, dört, beş…
Son basamağa geldiğinizde bütün basamakları tek başına yapabilir durumda oluyor
çocuğunuz.
·
Beceriyi çalışmayı planlamak bu şekilde. Peki çalışırken
yardımları nasıl vermelisiniz? Ben size yardımı azaltarak çalışmayı tavsiye
edeceğim. Musluk açma becerisinin “Musluğu tutar.” basamağında olduğumuzu
varsayalım ve onun üzerinden gidelim.
o
Musluğu tutması için öncelikle çocuğunuza bunu
istediğinizi söylemeniz ve beklemeniz gerekiyor. Çocuğunuzun tepkisine göre bu
basamağı çalışıp çalışmayacağınıza karar vermelisiniz.
o
Çocuğunuz basamağı başarılı şekilde yaptıysa
diğer basamağa geçebilirsiniz.
o
Ancak çocuğunuz tepki vermediyse öncelikle
fiziksel yardım kullanmalısınız. Musluğu nasıl tutacağını da anlatarak, elinden
tutarak musluğu tutmasını sağlayabilirsiniz.
o
Zamanla, musluğu tutmasını istediğinizde elini
götürüp bekleyebilir, musluğa elini koyup durabilir ya da başka bir davranış
gösterebilir. Burada kısmi fiziksel yardımı kullanabilirsiniz. Yani elini
musluğa uzatmayan çocuğunuzun elini hafifçe musluğa doğru yönlendirebilir ya da
musluğu sıkmayan parmaklarına hafifçe dokunabilirsiniz.
o
Diyelim ki artık hem fiziksel hem de kısmi
fiziksel yardım ile bağımsız yapıyor. Artık isterseniz önce yönergeyi verip
“Musluğu tut.” sonra ona model olabilir ya da sözel ipucu ile “Buradan tutmanı
istiyorum.” Diyebilirsiniz.
o
Burada hedefimiz yardımı azaltarak tamamen
bağımsız olarak beceriyi yapmasını sağlamak.
o
Dikkat edilmesi gereken hangi yardıma ihtiyacı
olduğunu belirlemek ve yardımı azaltma ya da arttırma zamanlarını iyi saptamak.
Peki çalışırken önemli püf noktalar nelerdir?
o
Paralel konuşma: Çalışılan beceri, yapılan
hareketler ile ilgili bol bol konuşma yapılmalıdır. “Şu an ellerimizi
yıkıyoruz. Parmak aralarımıza da sabunu sürüyoruz. Mis gibi kokuyor.” gibi.
o
Pekiştirme: İllaki bir yiyecek ya da büyük bir
ödül gerekmiyor. Başını okşamak, tebrik etmek, bundan mutlu olduğunu belli
etmek de bir pekiştirmedir. Daha önce büyük ödüllere ve rüşvete alışmamış bir
çocuk bu küçük ödüllerle mutlu olacaktır. “Bugün tek başına tuvalete gittin ve
harikasın. / Dişlerin güzel görünüyor. / Bugün masayı harika topladın.” gibi.
o
Öğretilen becerilerin fırsatlarını sunmayı ihmal
etmeyin. Dışarı çıkma, akraba ziyareti gibi randevularınızı çocuğunuzun özbakım
becerilerindeki hızına göre ayarlayın. Günlük rutininizde öğrenilen becerilere
zaman ayırın.
o
Çocuğunuz öğrendiği beceriyi kullanmadığını fark
ederse, zaten öğrenmiş olduğu bir beceriyi sizin ona bakım olarak verdiğinizi
fark ederse bu beceriyi unutur ve diğer beceri öğrenmelerinde de başarı oranı
azalır.
o
Beceri öğreniminde zorlandığında söylenmeyin ve
diğer insanların (akraba, çok yakın dost bile olsa) yanında çocuğunuzu rencide
edici şekilde bu konudan konuşmayın. Çocuğunuzun anlamayacağını, duymadığını
düşünmeyin. Bunu prensip haline getirin.
Umarım sizler için bilgilendirici ve yeni bilgiler için merak uyandırıcı bir yazı olmuştur. Şimdiden herkese çifte bayramı yaşadığımız bu haftanın güzel geçmesini ve her iki bayramın da anlamına vararak geçirdiğiniz özel günleriniz olmasını diliyorum. Sevgiler.