11 Mart 2019 Pazartesi

Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi Seçerken Dikkat Etmemiz Gerekenler



Merhabalar. Geçen hafta yazdığım yazının ardından, yazdığımı sandığım yazımı aslında yazmadığımı fark ederek hemen kolları sıvadım ve bu yazıyı hazırladım.
Öncelikle belirtmem gerekir ki bu yazıyı hazırlarken kaynakça olarak kendi deneyimlerimi, yaptığım öğretmen ve aile görüşmelerini, yüksek lisans sürecim boyunca görüştüğüm akademisyenlerden aldığım bilgileri gösteriyorum.

Çocuğunun tanı aldığı ilk dönemlerde aileler neyi, nasıl düşüneceklerini, en doğrusunun ne olduğunu belirlemekte biraz zorlanabiliyorlar. Özellikle en önemli karar olan okul seçimi, en çok hata yapılan konu olarak karşımıza çıkıyor. Burada kötü/iyi okul karşılaştırması yapmak amacında değilim. Her okulun olumlu ve olumsuz yanları her birey için farklı olabilir. Her bireyin ihtiyacına cevap verebilecek okul niteliği farklıdır, bu nitelikleri doğru eşleştirmenin sağlanması amacıyla bu yazıyı yazıyorum.

  1. En önemli konu öğretmenler: Çocuğunuz ile sürecin en başından en sonuna dek ilgilenecek olan kişi öğretmeniniz, fizyoterapistiniz, ergoterapistiniz ya da dil ve konuşma terapistiniz olacaktır. Bu nedenle çocuğunuza en önemli katkıyı sağlayacak olan öğretmen en önemli konudur. Mutlaka kurumda çalışan öğretmenlerin mezuniyet derecelerini, alanlarını öğrenerek kaydınızı yaptırmanız gerekir.
    Önlisans ya da lise mezunu bir bireyin seanslara birebir girme hakkı yoktur bu nedenle dikkatli olunması gerekir. Özellikle küçük yaş dönemindeki bireyler için, sertifikalı özel eğitim öğretmeni yerine mutlaka alan mezunu bir özel eğitim öğretmeni ile çalışın. Maalesef özel eğitim sektörünün durumu sebebiyle; sertifikalı öğretmenlerle çalışmayan kurum neredeyse kalmadı ancak alan mezunu özel eğitim öğretmeni olan kurumları seçmekte fayda var.
    Öğretmenlerin mezuniyet yılından çok kurumdaki öğretmen sirkülasyonunu öğrenmeye çalışın. Sık sık öğretmen değişiyor mu bunu öğrenmek önemli. Genç bir öğretmen ya da yaşlı bir öğretmen ayrımı yapmak mantıklı bir adım değildir ancak durmadan değişen öğretmen kadrosunu tercih etmemek doğru bir adımdır.
    Buna ek olarak öğretmeninizle tanışmanız, ondan aldığınız enerjiyi değerlendirmeniz, öğretmenin üslubunun sizin için anlaşılır olup olmaması ve çocuğunuzun öğretmen ile ilk iletişiminin olumlu olması da önemlidir.
  2. Okulun fiziki durumu ve çocuğunuzun ihtiyacının eşleşmesi: Örneğin çocuğunuz büyük yaş grubunda olan ve fiziksel yetersizliğe sahip bir bireyse düz girişi olan, bütün özbakım becerilerini tek başına yapabilmesini sağlayan aparatları, cihazları bulunan bir okul tercih etmeniz çok önemli.
    Özellikle son dönemde sıkça üzerinde durulan güvenlik konusu da dikkat edilmesi gereken bir konu. Okulun kapılarının konumu, kapılarında güvenlik olup olmaması, kapıların emniyetli olup olmaması, pencerelerde önlem alınıp alınmamasına dikkat ederek kurumunuzu seçmeniz gerekir.
  3. Eğitimci bir kurum müdürü: Bu madde yüksek lisans sürecimde hocalarımın üzerinde oldukça sık durdukları bir konuydu, bu nedenle ekliyorum. Yöneticisi eğitimci olan kurumların daha çok eğitsel bakış açısına sahip oldukları, bu kapsamda adımları daha çok attıkları, birey odaklı çalışmalar yaptıkları düşüncesi hakim akademik çevrede. Ben de etrafıma bakınca aynı durumun söz konusu olduğunu söyleyebilirim. Bu nedenle eğitimci  ve her zaman ulaşabileceğiniz bir kurum müdürü olması oldukça önemli.
  4. Kapsamlı bir eğitim sunma kapasitesi: Günümüzde birçok eğitim programı sertifikası neredeyse peynir ekmek gibi dağıtılırken benim vurgulamak istediğim nokta çok program sunan okulları tercih etmemiz değil. Asıl nokta doğru öğretim yöntemlerini ve tekniklerini kullanabilen uzman kadronun kapsamlı eğitim sunması.
    Çoğu aile çocuklarının sadece konuşmasına, yürümesine odaklanabilir. Bu da hatanın en büyüğünü yapmalarına sebep olur: Gelişimi bir bütün olarak desteklememe. Gelişimin bir bütün olarak desteklenmesi önemli bir noktadır çünkü herhangi bir alanın dahi geriden gelmesi bütün alanları olumsuz etkileyebilmektedir. Bu nedenle bir kuruma gittiğinizde alınan değerlendirmede size her bir beceri alanıyla ilgili dönüt verilmiyorsa dikkatli düşünmekte fayda var.
  5. Aile rehberliği: Kurumlarda psikologlar aile rehberliği yapmak ve bütün bir kurumun psikolojik durumlarını değerlendirmek, desteklemek için bulunurlar. Bu nedenle aile rehberliği veren, desteklerde bulunan psikologların çalıştığı kurumları tercih etmekte fayda var. Açık açık sormak en güzeli "Kurum psikoloğunuz aile rehberliği veriyor mu?" sorunun cevabı evet ise "Bu ay hangi konuyu işliyor?/Hangi konuda rehberlik veriyor?" işte bu sorular sahiden aile rehberliğinin olup olmadığını anlamak için ideal olacaktır.
    Rehberlik almak sizin hakkınız, unutmayın.
  6. Kurumun nüfusu: Maalesef ülkemizde kalabalık okul iyi okuldur algısı mevcut. Ancak kendi yaşadığım süreçler sonrasında gördüm ki ne kadar az o kadar öz. Mahallenizdeki diğer çocuklar o merkeze gidiyor diye kalabalık bir merkeze gidip çocuğunuzun daha az kaliteli bir eğitim almasına sebep olmak doğru bir adım değildir. Şu bir gerçektir ki okulun nüfusu arttıkça kalite düşer, bunun aksini iddia etmek imkansızdır. Şöyle düşünün haftada 10 çocuk gören öğretmen mi daha yeterlidir 50 çocuk gören mi?
    Okulda herkesin birbirini tanıdığı, öğretmenler arası iletişim kurabilecek kadar kalabalık olan, nüfusu az kurumları tercih etmek daha doğru bir adım olacaktır.
  7. Kurumda bulunan diğer yetersizliğe sahip bireylerin profili: Burada sözüm "Sizin çocuğunuzda öğrenme güçlüğü var, otizmli çocuk görmemeli çocuğunuz. Psikolojisi bozulur." diyenlere.
    Farklılıklara saygı küçük yaşlardan edinilen bir beceridir. Bu beceri için en güzel fırsat ise çocuklarımızın yan yana ders almalarıdır. Bu nedenle çocuğunuzun yetersizlik türü ile kurumun ağırlıklı yetersizlik türünün farklı olmasına bakmaksızın, kurum sizin isteklerinizi karşılayan bir kurumsa kayıt yaptırabilirsiniz.
    Burada okulun giderek belirli bir alanda uzmanlaşması ve çocuğunuz için yetersiz kalması durumunu ihmal etmemeli. Örneğin bir okul işitme yetersizliği konusunda uzman kadro ile donatılmıştır ve çocuğunuzun görme yetersizliği vardır, burada kriterlerinizi karşılasa da kayıt yaptırmamanız daha doğru olacaktır.
  8. Kurum şeffaflığı: Şeffaflıktan kastım gelir gider durumu, kurum içi dinamikler vs. değil. Şeffaflık öğretmenlerin özgeçmişlerinin paylaşılması, kurumda uygulanan programların paylaşılması, değerlendirme sonrası bilginin aileye uzun uzun ve ücretsiz verilmesi gibi noktalar. Bu noktalar sağlanmıyorsa, her adımda bir ücret ödemek durumunda bırakılıyorsanız diğer kriterleri yeniden gözden geçirmekte fayda var.
  9. Sosyal etkinlikler: Rehabilitasyon merkezleri genellikle dışarıya kapalı ve sıklıkla sadece sınıflarda ders yapılan kurumlar haline geldi. Bu nedenle sık sosyal etkinlik yapan, sık sık sınıf dışında dersler yapan kurumları tercih etmenizi öneririm. Kast ettiğim şey bir piknik organizasyonu da olabilir bahçede bir seanslık ders de...
  10. Kurum ile eviniz arasındaki mesafe/ulaşım: Ben prensip olarak şundan yanayım: Araba ile çocuğumun okula ulaşımı yarım saatten fazla sürüyorsa oradan aldığı eğitimin işlevsel olamayacağını düşünüyorum. Okula ulaşmak için yol yorgunluğu çekmek, eve ulaşmak için yol yorgunluğu çekmek çok da keyifli değil. Ders öncesi ve sonrası yorulan çocuk, derste kendini hem zihinsel hem fiziksel olarak yormak istemeyecektir. Bu nedenle evinize ne kadar yakın o kadar iyi. Ancak evinize yakın diye diğer kriterleri görmezden gelmemek de önemli.
  11. İlk görüşme: Şimdi minik ipuçları zamanı:
    • Randevu verilmesi önemli. Görüşme esnasında "Gelin bakalım bakarız." gibi bir üslup varsa gitmeyin bile diyebilirim. Bir saat verilmesi ve görüşülecek olan kişinin kim olduğunun net olması önemli.
    • İlk görüşmeyi sizinle kim yapıyor, önemli. Kurum müdürü ise bu olumlu bir durumdur; ancak o seanslık öğretmenin boş olması sebebiyle öğretmen sizinle görüşüyorsa bu sıkıntılı bir durumdur. Bu, şu demektir: Programımız yok, denk geldi, oldu. Bu nedenle kiminle randevulaşıyorsanız onunla görüşmelisiniz.
    • Görüşmede sıklıkla eğitsel konular görüşülüyor mu buna dikkat edin. Daha çok ilaç, diyet, takviye gibi konular konuşuluyorsa siz eğitimle ilgili konulara girin ve bilgi alın.
    • Görüşmeye gitmeden önce okulu internetten, biliyor olabilecek kişilerden araştırın ve sorular hazırlayın.
    • Aklınızdaki her soruyu not alarak gidin, bu soruların her birini ayrı ayrı sorun. Sizin için önemli olan soruların cevaplarını ayrıca not alın. Bunlar karar verme sürecinizde çok önemli.
    • Okulu gezin, tuvaletlerini kullanın, olumsuz bir durum ile karşılaşırsanız sorun  ve nedenini öğrenin. O anlık bir tuvalet kirliliği mi yoksa hep mi böyle bilin. Temiz bir okul çok önemlidir. Bu temizlik özenin ve ilginin göstergesidir.
    • Buna ek olarak sınıflarda ders yapıldığı belli oluyor mu görün.Panolar dolu mu, duvarlarda çocukların ürünleri var mı, "sınıf kokusu" var mı bakın.
    • Okulu gezerken seanslar sürüyorsa sınıflardan gelen seslere dikkat edin. Sinirli, asabi ya da fazla yorulmuş öğretmen sesleri duyarsanız durumu tekrar sorgulayın.
    • "Bedava", "ücretsiz" kelimelerine odaklanmayın. Bedava masaj çocuğunuza hiçbir şey katmayabilir ama "aile rehberliği" size çok şey katar bunu unutmayın.
    • İlk görüşmeye çocuğunuz olmadan gidin, okul içinize sinerse ikinci görüşmeye değerlendirme amaçlı çocuğunuz ile gidin. Değerlendirme sonucuna ve çocuğunuzun kurumdaki durumuna göre kararınızı verin.
Ben bir özel gereksinimli birey annesi olsam mutlaka bu kriterleri ayrı ayrı değerlendirir ve kuruma öyle kayıt yaptırırdım. Çünkü rehabilitasyon merkezleri erken yaşlarda eğitim alabildiğiniz tek kurum olma özelliğinde. İlerleyen dönemde kaynaştırma süreci başlasa dahi, çocuğunuzun destek eğitim aldığı kurum olmaya devam edecek bu kurumlar. İyi bir kurum bulduğunuzda ömürlük bir destek bulduğunuzu düşünebilirsiniz. Çocuğunuz mezun olsa dahi sizi destekleyen bir yerin olması sizce de harika olmaz mı?
Umarım sizler için yararlı bir yazı olmuştur. Fikir veren ve yeni bilgiye ulaşmayı heveslendiren bir yazı olması için elimden geleni yaptım.
Haftaya görüşmek üzere. Sevgilerimle.

10 yorum:

  1. Açiklayıcı bu yazı icin tesekkür ederim. 12 yas kızima yeni özgül ögrenme güçlüğü tanısı kondu.bende kurum araştıriyorum ankaradab sizin onerebileceğiniz biryer varmı teşekkür ederim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhabalar. Yukarıdaki numaradan bana ulaşırsanız bünyesinde arkadaşlarımın olduğu birkaç kurum var evinize yakın olanlardan önermek isterim.
      Görüşmek üzere.

      Sil
  2. Merhaba verdiğiniz bilgiler gerçekten çok güzel teşekkür ederim. Benimde çocuğum isitme engelli ram raporu da yeni çıktı istanbul eyüp sultanda ikamet ediyorum bizi yönlendirebileceginiz bir kurum var mi acaba

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhabalar. Maalesef o muhitte tanıdığım, bildiğim bir kurum yok. Burada yazılan önerileri dikkate alarak size en yakın kurumları araştırabilir eve eleme yoluyla bir kuruma karar verebilirsiniz. Yardımcı olamadığım için üzgünüm, görüşmek üzere.

      Sil
  3. Merhabalar verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim kafamdaki soru işaretlerine cevap oldu, ben Kocaeli izmitte oturuyorum 3 yaşında kızım için önerebileceğiniz bir merkez var mı acaba?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba, orada Tuğba isminde bir özel eğitim öğretmeni olduğunu biliyorum. Kendi kurumu vardı, kurumunun ismi Tuba Aydın Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi. Google üzerinden arayıp numarasına ulaşabilirsiniz sanırım, kolaylıklar diliyorum.

      Sil
  4. Açıklayıcı yazınız için çok teşekkür ediyorum. İzmir de oturuyorum. Sosyal iletişim becerisi ve konuşma bozukluğu icin ozel egitim merkezi arıyorum tavsiye edeceğiniz bir kurum var mıdır acaba ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sanırım bana telefon kanalıyla ulaşmıştınız. Minerva Eğitim ve Danışmanlık Merkezi size rehberlik edecek güzel bir merkez. Görüşmek üzere.

      Sil