2 Mart 2020 Pazartesi

Okuma Kültürü ve Kazanma Yolları



Merhabalar. Geçtiğimiz günlerde e-posta kutuma bir makalenin tanıtımı düştü. Ben de makaleyi indirip, bugün güzel güzel okur ve sizinle paylaşırım diye hevesle okula geldim, bilgisayarımı açtım ve biraz şaşırdım. Dört sayfalık bir makale çıktı karşıma. Okuduğumda, bu dört sayfa içinde, okulda kullanabileceğim birçok ilham verici öneri buldum.
Bahsettiğim makaleye buradan ulaşabilirsiniz. Ahmet ARIN'ın, 3. Eğitim Bilimleri Kongresi'nde sunduğu çalışmaya ait "Okuma Kültürü" makalesi. Hadi neler öğrendim özetleyeyim.
.
Ahmet Hoca, okumanın önemi konusunda; hem bireyler, hem öğretmenler, hem veliler hem de toplumsal gelişimimiz açısından özet bilgiler sunmuş. Okuma kültürünü geliştirmenin, daha önceki yazılarımda bahsetmediğim yararlarından, öneminden, makaleden alıntı yaparak bahsedeyim:

  • Sözcük bilgisi ile anlama becerisi arasında güçlü bir bağ var. Erken yaşta kitap okuma kültürü verilen bireylerde sözcük sayısı arttığından her türlü konuda anlama becerileri daha iyi gelişmekte.
  • Okudukça kendini, çevresini sorgulayan birey daha demokratik bir toplum oluşması için çabalar ve bu yaşamın oluşturulmasında, korunmasında önemli bir rol oynar. Okumayan birey sorgulamaz ve "önüne gelen her yemeği yer". Bu da, bir birey için en son istediğimiz şey.
  • Okuyan, okuma ve kütüphane kültürü olan bireyler; daha sağlıklı, güçlü ve zengin kişiliğe sahip olur ve bu sayede sorunları kolaylıkla çözebilir.
Yazının içerisinde öğretmenlere, öğrencilerine kitap okuma kültürünü nasıl kazandırırlar konusu işlenirken "Peki ya öğretmenlerin okuma kültürü?" diye not almıştım. Çalışmanın ilerleyen sayfasında gördüm ki öğretmenlerin %68,5'i okumayan ya da zayıf okuma alışkanlığı olan bireyler"miş". Bu sizi de ürkütmedi mi? (Bizim okulumuzda ise her öğretmenimizin çantasında hep bir kitap olduğu için oradan kitap okuma oranı %100, bu ortalama ile hiç etki edememişiz.) Birkaç istatistik daha var:
  • Alt sosyo-ekonomik düzeydeki bireyler daha az kitap okuyor.
  • Erkek öğrencilerin okumaya karşı ilgisi daha az.
  • Sınıf düzeyi yükseldikçe okumaya ilgi azalıyor.
  • Türkiye'de ve dünyada öğretmen adayları ve öğretmenlerle yapılan çalışmalarda görüldü ki bu bireylerin okumaya karşı olumlu tutumları yok.
Peki okumamanın sebepleri/engelleri neler?
  • Öğretmenler için ders yoğunluğu ve bütün müfredatı tamamlama kaygısı,
  • Öğrenciler için sınav ve gelişimsel kaygılar, televizyon ve internet bağımlılığı, (Ben buna bir de okuyor olmanın olumsuz etiket sunduğu kaygısını eklemek isterim.),
  • Veliler için kısaca "hayat telaşı" ve önceden kazanılmamış okuma alışkanlığı,
  • Eğitim sistemi açısından, okuma kültürünü sistematik bir şekilde ele almama.
Ahmet Hoca neler önermiş?
  • Öğretmenlere; öğrencilerine örnek olmayı ve kendilerini bu konuda geliştirmeyi, dergi aboneliği, müfettişlerin bu konuda rehberlik etmesi, 
  • Öğrencilere; okulda ve evde okuma saatleri, özel günlerde kitap hediyesi, kütüphanelere üye olmaya teşvik, okul ve sınıflarda bu konuda pano hazırlama,
  • Velilere; kendi okuma kültürlerini sorgulama ve geliştirme, evde okuma saatleri organize etme, kütüphane gibi alanlara ulaşım fırsatları sunma,
  • Toplumsal olarak bizlere de; kütüphanelerin işlevini arttırma, kitap kültürümüzü sorgulama ve mahalli idarelerden bu konuda taleplerde bulunma, görsel ve yazılı medyada bu konunun olumlu dille sunulması.
Hadi bakalım şimdi hep birlikte minik bir test yapalım. Yılda okuduğunuz kitap sayısına göre nasıl bir okur olduğunuzu öğrenebilirsiniz.
Aşağıdan okuduğunuz kitap sayısını seçerek karşısından nasıl bir okur olduğunuzu öğrenebilirsiniz. Haftaya görüşmek üzere.

Hiç kitap okumayan-------------------------Okur olmayan
1-5 kitap okuyan-----------------------------Az okuyan okur
6-20 kitap okuyan---------------------------Orta düzeyde okuyan okur
21 ve üzeri kitap okuyan-------------------Çok okuyan okur

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder